Sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim.

Soru artık “3. Dünya savaşı başlar mı?” değil.

“Ne zaman başlar?”

Ukrayna’nın Rusya’yı can evinden vurduğu saldırı muhtemelen dünyanın kaderini değiştiren iki önemli olayla birlikte anılacak.

O anlardan ilkine, 110 yıl öncesine gidelim.

Tarih 28 Haziran 1914.

Saraybosna

Saat 11.00.

Sırp milliyetçi Gavrilo Princip’in tabancasından çıkan kurşun…

Sadece Avusturya – Macaristan İmparatorluğu veliahdı Arşidük Franz Ferdinand’ı öldürmedi.

1. Dünya Savaşı’nı da başlattı.

65 milyon askerin katıldığı dünyanın ilk küresel savaşı.

9 milyona yakın ölü.

7 milyon 500 bin kayıp.

21 milyon yaralı.

Çöken imparatorluklar.

Fransız Mareşal Foch, kanlı savaşı bitiren Versay anlaşması için…

“Bu bir barış anlaşması değil, 20 yıllık ateşkes” demişti.

Haklı çıktı.

Yapılan yanlışlar ikinci küresel savaşı getirdi.

Ve işte o ikinci kırılma anındayız.

Tarih 1 Eylül 1939.

Sabah saat 08.00.

Hitler’in askerleri, Polonya sınırındaki kapıyı söküp işgal harekâtını başlattıklarında, bunun yeni bir küresel savaşı tetikleyeceğini muhtemelen akıllarına bile getirmemişlerdi.

Güle oynaya çıktıkları yolda dünya kan gölüne döndü.

20 milyon asker…

40 milyon sivil öldü.

On milyonlarca kişi yaralandı.

İkinci Dünya Savaşı’nın açtığı yaralar…

Jeostratejik açmazlar bizi buralara getirdi.

Ve gelelim günümüze.

Bu kez tabancadan çıkan kurşun, sınır kapısı yıkan askerler değil de…

Dronlar var karşımızda.

Tarih 2 Haziran 2025.

Ukrayna, Rusya’yı evinde…

Dronlarla yüreğinden vurdu.

Kimileri bu saldırı için “Rusların Pearl Harbor” ı diyor.

Bense bu anı…

Yukarıda anlattığım iki tarihi kırılma noktasına…

Önceki dünya savaşlarının arifesine benzetiyorum.

Putin faturayı başta İngiltere tüm Avrupa’ya kestiğinde…

Kendimizi zaten kenarında durduğumuz 3. Dünya Savaşı’nın içinde bulabilir miyiz?

Art arda gelen açıklamalara bakın.

Putin: Daha başlamadık.

İngiltere: Gerekirse savaşmaya hazırız.

Almanya: Rusya tarafından tehdit ediliyoruz. Putin tarafından tehdit ediliyoruz. Bunu savuşturmak için ne gerekiyorsa yapmak zorundayız.

Eğer bir mucize yaşanmazsa adım adım yaklaştığımız yer bir başlangıç değil…

Kimsenin galip gelemeyeceği…

Gelse de faydasını göremeyeceği bir son olacak.