Yeni bir yağ hücresi türü keşfedildi! Göbeğinizde sadece yağ yok, bir hücre ordusu var
Nature Genetics dergisinde 24 Ocak’ta yayımlanan çalışma, yeni yağ hücresi alt tiplerini keşfetmek için oldukça heyecan verici. Bilim insanlarına göre bilimin önünde bambaşka bir yol açıldı. Yağ hücrelerinin düşüldüğünden çok daha karmaşık bir yapıya sahip olduğu görüldü.
YAĞ HÜCRELERİNİN DAHA FAZLA GÖREVİ VARMIŞ
Geçmişte yapılan araştırmalar, yağ dokusunun sadece enerji deposu olmanın ötesinde, bağışıklık sistemi, kaslar, karaciğer ve beyinle iletişim kurarak metabolizma, iştah ve vücut ağırlığını düzenlediğini ortaya çıkarmıştı. Yeni çalışma ise yağ hücrelerinin bazı türlerinin daha fazla görevi olduğunu ortaya koydu.
Yapılan çalışmada, yağ sokusundaki bir sorunun tüm vücudu etkileyebileceğine dikkat çekildi. Özellikle iç organ çevresindeki yağın sağlık açısından neden daha tehlikeli olduğu artık biliniyor. Öyle ki bu yağ, deri altı yağa göre kalp hastalıkları, diyabet, inme ve karaciğer sorunlarıyla daha güçlü şekilde ilişkilendiriliyor.
Araştırmayı yapan ekip, tek çekirdekli RNA dizileme teknolojisiyle yağ hücrelerinin detaylı haritasını çıkardı. Bu teknoloji, hücrelerin içinde hangi genlerin ne kadar aktif olduğunu gösteriyor ve hücrelerin işlevi hakkında fikir veriyor.
Çalışmada, 15 gönüllüden deri altı ve iç organ çevresinden yağ örnekleri alındı ve çoğu hücrenin klasik enerji depolayıcı yağ hücresi olsa da bazılarının alışılmadık işlevler sergilediği görüldü. Bu hücreler, damar oluşumuna katkı sağlayan ‘anjiyojenik adipositler", bağışıklıkla ilişkili proteinler üreten hücreler ve hücresel yapı desteği sağlayan "matris adipositleri" olarak ayrıldı.
Bu teknolojinin yağ dokusunda nasıl şekillendiğini anlamada çığır açabileceği kaydedildi. Öyle ki yağ dokusunun zaman içinde vücut değişimlerine nasıl tepki gösterdiği, obeziteyle ilişkili iltihapların oluşup oluşmadığını belirleyebiliyor.
GÖBEK ÇEVRESİNDEKİ YAĞLARIN NEDEN ZARARLI OLDUĞU ORTAYA ÇIKTI
Viseral yani iç organ çevresindeki yağlarda bu hücrelerin, bağışıklık sistemiyle daha fazla iletişim kurduğu görüldü. Bu da göbek çevresindeki yağın neden daha zararlı olduğunu açıklayabilir. Bunun yanında insülin direnci yüksek olanlarda bu hücrelerin daha yoğun olduğu ortaya çıktı. Ancak bu hücrelerin insülin direncine sebep mi olduğu ya da sadece eşlik mi ettiği kesin bilinmiyor.
Bu yağ hücresi alt tiplerinin hastalıklarla olan bağlantısı çözülürse obezitenin sebep olduğu iltihaplı süreçlerin önlenmesinde rol oynayabilir. Örneklem sayısının az olduğu, ancak bulguların obeziteyle mücadelede kişiye özel tedavilerin önemini net şekilde ortaya koyduğu belirtildi.
