Diploma mı, yönün mü? Gençler tercih sürecinde neye bakmalı?

Üniversite tercihi gençlerin yaşam rotasını belirliyor, ama tek başına bir “kader çizgisi” değil. Prof. Dr. Behçet Yalın Özkara, tercih sürecine yüklenen anlamları, gençleri bekleyen gerçekleri ve kişisel gelişimle şekillenen eğitim anlayışını ekoltv.com.tr’ye anlattı.
Diploma mı, yönün mü? Gençler tercih sürecinde neye bakmalı?

Üniversiteye giriş sınavının ardından başlayan tercih süreci, gençler için sadece bir form doldurma meselesi değil; geleceğe atılan ciddi bir adım. Ancak bu süreç, çoğu zaman fazlasıyla idealleştiriliyor ya da ağır bir “hayat kararı” olarak tanımlanıyor. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Behçet Yalın Özkara, adaylara yol gösterici bir perspektif sunuyor: “Üniversite sadece bir etiket değil; kişisel gelişimin başlangıç noktası.” Özkara, tercih sürecinde karşılaşılan çıkmazları, değişen istihdam dinamiklerini ve gençlerin kendi yollarını çizmeleri için gereken zihinsel dönüşümü Senem Uluhan’a anlattı.

ETİKETTEN ÖTE ÜNİVERSİTEYİ KİŞİSEL GELİŞİME DÖNÜŞTÜRMEK

YKS maratonu bitti ama tercih süreci belki de en kritik aşama. Gençler bu döneme nasıl yaklaşmalı?

Prof. Dr. Behçet Yalın Özkara, günümüz gençlerinin karşı karşıya olduğu zorluklara dikkat çekerek, “Açıkça söylemeliyim ki, şu anki gençlerin yerinde olmak istemezdim” diyor. Bu ifadesinin moral bozucu olabileceğini kabul etse de gerçeklerle yüzleşmenin önemine vurgu yapıyor. Özkara’ya göre geçmişte üniversite eğitimi tek başına yeterliyken, bugün artık bu durum geçerliliğini yitirmiş durumda. Kendi kuşağında üniversiteye ek olarak birkaç yetkinlikle iş bulunabildiğini belirten Özkara, bugünün gençleri için sadece üniversite mezunu olmak ya da yabancı dil bilmek dahi yetersiz kalıyor. Çünkü artık yapay zekâ çağında yaşıyoruz; bilgiye erişim kolaylaşsa da bu durum rekabeti de ciddi ölçüde artırıyor. Gençlerin sadece bilgiye ulaşması değil, aynı zamanda bu bilgiyi doğru, etkili ve üretken bir şekilde kullanması gerekiyor.

“Gençler, üniversiteden büyük beklentilere kapılmadan, bu süreci kendi gelişimlerine nasıl katkı sağlayabileceklerini düşünerek değerlendirmeli. Çünkü üniversite size yalnızca bir başlangıç noktası sunar; gerisi sizin sorumluluğunuzdadır.”

pr2.jpg


DİPLOMA ARTIK YETERLİ DEĞİL, GENÇLER KENDİ YOLUNU ÇİZMELİ


Prof. Dr. Behçet Yalın Özkara, günümüzde gençlerin omuzlarındaki sorumlulukların arttığını, beklentilerin yükseldiğini ancak buna rağmen istihdam olanaklarının azaldığını vurguluyor. Artık yalnızca sınırlı bir kesim, iyi yaşam koşulları sunan işlere ulaşabiliyor. Bu nedenle gençlerin, bu zorlu tabloyla erken yaşta yüzleşmesi gerektiğini belirtiyor. Üniversite eğitiminin hâlâ önemli olduğunu ancak artık tek başına yeterli olmadığını söyleyen Özkara, eğitimin giderek bireyselleştiğini ve öğrencilerin kendi ilgi alanlarında kendilerini geliştirmek zorunda olduklarını ifade ediyor. Özellikle mühendislik ve sosyal bilimler gibi alanlarda üniversite diplomasının yalnızca bir “etiket” haline geldiğini belirten Özkara, tıp ve diş hekimliği gibi bazı meslek gruplarının ise bu durumdan ayrıştığını ekliyor.

TERCİH SÜRECİ BİR DÖNÜM NOKTASI

Sizce tercih süreci bir “yarışın sonu” mu yoksa “geleceğe açılan bir kapı” mı?

Prof. Dr. Behçet Yalın Özkara, tercih sürecini hayatın ne başlangıcı ne de sonu olarak tanımlıyor; ona göre bu dönem tam anlamıyla "yolun ortası." Bu kritik aşama, bireyin geleceğinde önemli bir dönüm noktası niteliği taşıyor. Tercih anında yapılan seçimler, sadece mesleki değil, sosyal yaşamı da büyük ölçüde şekillendiriyor. Hatta bireyin ileride kuracağı çevreyi, sosyal sermayesini ve dolaylı olarak hayat arkadaşını bile etkileyebilecek bir süreç bu.

pr1.jpg

Özkara, bu dönemin hayatı tamamen belirleyeceği yanılgısına düşülmemesi gerektiğini de hatırlatıyor. Ancak yine de bu kararların, kişinin yönünü belirlemesinde ciddi bir etkisi olacağını vurguluyor. Ona göre tercih süreci, yolun ortasındaki bir viraj gibi; sağa mı sola mı dönüleceğine karar verilen, geleceği şekillendiren esas ayrım noktası.

HER MESLEĞİN IŞILTISI VAR, GÖLGESİNE DE BAKIN

Henüz ne yapmak istediğini bilmeyen gençlere bölüm seçimi konusunda ne önerirsiniz?

Özkara, tercih döneminde gençlerin meslek seçiminde yaşadığı kararsızlığın son derece doğal olduğunu belirtiyor. “Bu yaşta ne yapmak istediğini bilmemek çok normal, çünkü gerçekten zor bir süreç,” diyor. Ancak Özkara’ya göre, bu zorluk içinde doğru yolu bulmak için gençlerin bakış açılarını değiştirmesi gerekiyor.

Meslek ya da bölüm seçerken sadece işin parlak, idealize edilmiş yönlerine odaklanmanın yanıltıcı olabileceğini ifade ediyor. Örneğin tıp, hayat kurtarmanın verdiği tatminle oldukça etkileyici görünebilir; insanların teşekkürleri, gözyaşları, takdir dolu anlar elbette vardır. Ancak aynı zamanda yoğun iş yükü, hasta memnuniyetsizliği ve hatta şiddet gibi zorluklarla da karşılaşmak mümkündür. Aynı durum diğer tüm meslekler için de geçerli. Müzik eğitimi alıp binlerce kişinin sizi alkışladığı sahneler hayal edilebilir ama aynı zamanda bir kafede kimsenin dikkatini çekmeden şarkı söyleme ihtimali de vardır.

“Önemli olan çalışmaya ve öğrenmeye olan motivasyon. Bilgi okyanusundan kana kana faydalanmaya istekli olanların diledikleri zaman yolları değişebilir.”


“Hayatımın kararı bu” gibi düşünceler gençlerde kaygıya neden olabiliyor. Bu süreci daha sağlıklı yönetmenin yolları neler?

Tercih sürecinin önemli bir karar olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Behçet Yalın Özkara, aşırı kaygının doğru tercihi zorlaştırabileceğine dikkat çekiyor. Günümüzde birçok kişinin üniversitede okuduğu bölümle doğrudan ilgili olmayan, özellikle sosyal medya ve dijital alanlarda çalıştığını belirtiyor. Eskiden farklı bir alanda kendini geliştirmek zor ve sınırlı imkanlara sahipken, artık internet sayesinde herkes istediği alanda bilgi edinip kendini yetiştirebiliyor.

prof-dr-behcet-yalin-ozkara.jpg
Prof. Dr. Behçet Yalın Özkara

Örneğin, işletme bölümü okuyan biri kolaylıkla yazılım öğrenebilir ya da felsefe mezunu biri video editörlüğünde uzmanlaşabilir. Bu yüzden bölüm seçiminin hayatı tamamen belirleyen bir seçim olmadığını söylüyor. Ancak yine de üniversite diplomasının sağladığı “etiketin” iş dünyasında önemli olduğunu ve göz ardı edilmemesi gerektiğini belirtiyor.

POPÜLERLİKTEN ÇOK YETENEĞE VE İLGİYE ODAKLANMAK

Prof. Dr. Behçet Yalın Özkara, günümüzde popüler mesleklerden çok bireyin yetenek ve ilgisinin ön planda olduğunu vurguluyor. Yapay zekâ, internet ve kolay bilgi erişimi sayesinde, ellerindeki bilgiyi en iyi şekilde kullananların başarılı olacağını söylüyor. Çalışmanın kolay olmadığını, sevseniz bile zamanla yorulup sıkılmanın kaçınılmaz olduğunu belirten Özkara, asıl önemli olanın ilgi ve tutku olduğunu ifade ediyor. İlgi varsa, kişi o bilgi denizinden daha fazla faydalanabiliyor ve başarıya ulaşabiliyor. Bu yüzden sevdiğiniz işi yapmak, klasik bir bilgi olmasına rağmen, günümüzde başarının en önemli anahtarı.

ekoltv.com.tr/ Senem ULUHAN
Röportaj: Prof. Dr. Behçet Yalın Özkara

Kaynak:ekoltv.com.tr

Eğitim