Tapınakların altından dünyanın en eski şehirlerinden biri ortaya çıktı! 2 bin yıldır gömülüydü

İngiliz yetkili John George Taylor, 1854 yılında Bağdat’taki İngiliz başkonsolosluğu tarafından güney Irak’ta arkeolojik bir inceleme yapmak üzere görevlendirilmişti. Tell Abu Shahrain olarak bilinen, moloz höyüklerle dolu uzak bir çöl bölgesinde yaptığı çalışmalardan Taylor çok da umutlu değildi. 1855 yılında hazırladığı raporda, araştırmanın önemli bir sonuca ulaşmadığını yazdı. Hatta notlarını kayda geçirmenin bile gereksiz olduğunu düşünmüştü.
TAYLOR’IN BEKLENTİSİ
Taylor, yazıtlar, heykeller, saratlar ve tapınak kalıntıları bulmayı bekliyordu. Ancak o drenaj sistemleri, mozaik kolonilerle süslenmiş sütun parçaları ve taş platformlara rastladı. Bir granit aslan heykeli dışında kayda değer bir kalıntı bulamamıştı. Ancak ilerleyen yıllarda o höyükler, Sümer’in ilk şehirlerinden biri olan Eridu’nun izlerini barındırdığını kanıtlayacaktı.

SÜMER’İN KADİM BAŞKENTİ: ERİDU
MÖ 4. binyıldan 2. binyıla kadar varlığını sürdüren Eridu, Sümer uygarlığının temel taşlarından biriydi. Fakat bu şehrin toprak altındaki gizemleri 1946 yılına kadar ciddi şekilde araştırılamadı. Irak’ın İngiltere’den bağımsızlığını kazandığı 1932 yılından sonra, ülkenin kendi tarihini ortaya çıkarma isteğiyle birlikte Eridu kazılarına yeniden ilgi doğdu.
TAPINAKLAR, ZİGGURATLAR, KATMAN KATMAN TARİH
II. Dünya Savaşı’ndan sonra Irak Eski Eserler Dairesi’nin öncülüğünde, arkeolog Fuad Safar ve İngiliz Seton Lloyd tarafından yürütülen kazılarla beraber büyük bir sır ortaya çıktı. Ekip, 25 metre yükseklikteki dev bir höyüğe odaklandı. Kısa sürede içinde Ur III Hanedanı dönemine ait tamamlanmamış bir ziggurat keşfedildi. Fakat asıl şaşırtıcı olan, bu yapının altında katman katman inşa edilmiş daha eski şehir kalıntılarıydı.
Kazılar derinleştikçe; Uruk dönemine ve daha da eski olan Ubaid dönemine (MÖ 5300-3800) ait yerleşim izlerine rastlandı. Her katmanda, binlerce yıl boyunca yeniden inşa edilmiş Enki tapınağı yer vardı. Bu kutsal yapı, zamanla daha görkemli hale gelmiş; bireysel ibadet anlayışından, kamusal ibadetin yapıldığı görkemli mekânlara geçişin sembolü olmuştu.
Dünyanın en eski parmak izi bulundu! 43 bin yıllık gizemli işaret belki de bir emoji
ERİDU’NUN SESSİZ DİRENİŞİ
Eridu zamanla önemini yitirdi ancak tamamen unutulmadı. Şehrin bir dönem hac merkezi olarak varlığını sürdürdüğü düşünülüyor. Diğer höyüklerde yapılan kazılar, bölgedeki yaşamın zaman içinde nasıl seyrekleştiğini, ama kültürel ve dini anlamda şehrin etkisini koruduğunu gösteriyor.
Safar ve Lloyd’un çalışmaları ancak 1981’de yayımlanabildi. Bugün, Fransız ve İtalyan arkeologlar, bölgedeki politik zorluklara rağmen Eridu’nun bilinmeyenlerini ortaya çıkarmaya devam ediyor.