Cumhurbaşkanı Erdoğan: Yeni anayasadan geri adım yok

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan'ın bağımsızlık günü dolayısıyla gerçekleştirdiği Laçın ziyareti dönüşünde gazetecilerin sorularını yanıtladı. Hem bölgesel gelişmelere hem de iç siyasi gündeme dair dikkat çeken açıklamalarda bulunan Erdoğan, yeni anayasa çalışmalarından geri adım atılmayacağını net bir dille ifade etti. “Uzlaşmacı yaklaşım ortaya konursa biz de çalışırız” diyerek muhalefete kapı araladı.
Erdoğan, terörle mücadele sürecine desteklerinden ötürü MHP lideri Devlet Bahçeli’ye teşekkür ederek, “Türk milliyetçiliğinin aksakalıdır, tecrübe ve birikimiyle sürece yön veriyor” dedi. Erdoğan’ın bu ifadeleri, Cumhur İttifakı’nın birlikteliğini yeniden vurgulayan önemli bir çıkış olarak değerlendirildi.
KARABAĞ’DA KALKINMA VURGUSU
Ziyaret kapsamında Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile birlikte Laçın Havalimanı’nın açılışını gerçekleştirdiklerini belirten Erdoğan, Karabağ’daki imar ve kalkınma sürecinin hızla devam ettiğini söyledi. Türkiye’den birçok şirketin bu sürece katkı sağladığını belirten Erdoğan, yeni havalimanının bölgedeki ulaşım, ticaret ve turizmi canlandıracağını vurguladı. “Laçın, sadece Azerbaycan’ın değil, tüm bölgenin kalkınmasına yön verecek” dedi.
“YENİ BİR ENTEGRASYON HATTI KURULUYOR”
Erdoğan, Azerbaycan-Ermenistan barış sürecine dair açıklamasında, Güney Kafkasya’da artık barışın kazanmasını istediklerini söyledi. Zengezur Koridoru’nun sadece bir kara bağlantısı değil, Türk dünyasını birbirine bağlayan stratejik bir hat olduğunu ifade eden Erdoğan, İran’dan da bu sürece destek beklediklerini dile getirdi. “Atılan her adım, açılan her kapı, ülkeler arasında yakınlaşmayı hızlandıracaktır” dedi.
RUSYA-UKRAYNA SAVAŞINDA YENİ UMUT
Rusya-Ukrayna savaşı hakkında da önemli değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, Türkiye’nin barış için tüm diplomatik gücünü seferber ettiğini belirtti. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un, ikinci tur barış görüşmeleri için İstanbul’u işaret ettiğini açıklayan Erdoğan, “Bu gelişme barış umutlarımızı artırdı” ifadelerini kullandı. Türkiye’nin hem Rusya hem Ukrayna ile temaslarını sürdürdüğünü söyleyen Erdoğan, “Çözüm yolu daha fazla diyalog, daha fazla diplomasi” diyerek sürecin takipçisi olacaklarını bildirdi.
Erdoğan gazetecilerin sorularını şu sözlerle cevapladı:
SURİYE'DE SON DURUM
Suriye'nin toprak bütünlüğü üniter yapısı ve milli birliğinin mutlaka korunması lazım. Varılan mutabakatı olumlu karşıladığımızı daha önce ifade etmiştik. Ama görüyoruz ki Suriye Demokratik Güçleri hala oyalama taktiklerine devam ediyor. Bundan vazgeçmeleri şart. Alınan kararların uygulamasını çok yakından takip ediyoruz. Aslolan sözlerin mutabakattaki takvime uygun şekilde hayata geçirilmesidir. Suriye Cumhurbaşkanı Sayın Ahmed Şara ile görüşmelerimiz bu yönde oldu.
SÜRECİ ZEHİRLEMEK İSTEYENLERE KARŞI DİKKATLİYİZ
Terörsüz Türkiye sürecinde hamdolsun sorun, sıkıntı görünmüyor. Gelişmeler güzel, olumlu istikamette devam ediyor. Birkaç çatlak sese rağmen, verilen mesajlar gayet makul, müspet ve yapıcı. Tabii her yeni aşamada umutlarımızla birlikte yükümüz de artmakta. Arkadaşlarımızın Suriye ile görüşmeleri de devam ediyor. Süreci zehirlemek isteyenlere karşı dikkatliyiz. Onlara fırsat vermeyeceğiz. Çünkü amacımız çok net. Bu amaç, Türkiye'ye yıllarca zaman kaybettiren, en değerli hazinemiz olan insanlarımızı yitirmemize neden olan, Türkiye düşmanlarının ekmeğine yağ süren bu terör sorunundan kurtulmaktır. Bunda bugüne kadar hiç almadığımız mesafeyi şu an itibarıyla katetmiş bulunuyoruz. İnşallah Terörsüz Türkiye hedefimize ulaşacağız. Ne yapıyorsak, ülkemiz Türkiye için yapıyoruz. Ne yapıyorsak, milletimizin huzuru ve selameti için yapıyoruz. Milletimizi rahatsız edecek bir pazarlığın içinde asla olmayız. Biz milletimize güveniyoruz, biz kardeşliğin gücüne güveniyoruz.
YENİ AYASA MİLLETİMİZE VERDİĞİMİZ BİR SÖZ
Yeni ve sivil bir anayasa bizim milletimize verdiğimiz bir söz. Bundan geri adım yok. Bu sözü sadece biz vermedik. Nice konuşanlar oldu ve hepsi “sivil anayasa, sivil anayasa” dediler. Biz bu konuda somut adımlar attığımız gibi hazırlıklarımızı da yaptık. Şu an itibarıyla siyasi çıkarların ötesinde, ülkemizi Türkiye Yüzyılına taşıyacak uzun soluklu bir anayasayı ülkemize kazandırmak istiyoruz. Bu konuyla ilgili de 11 arkadaşımızı görevlendirdim. Bayram sonrası inşallah bu çalışmaları başlatacaklar. Vesayetçi izlerden arınmış, demokratik meşruiyeti güçlendirecek, hak ve özgürlükleri güvence altına alacak bir metin olsun istiyoruz. Mevcut anayasa dili de zaten problemli. Biz bu tür problemleri olan bir anayasa değil, bunlardan arındırılmış sade, anlaşılır, uygulamaya dönük bir anayasa hazırlayalım istiyoruz.
CHP UZLAŞMACI OLURSA ONLARLA ÇALIŞIRIZ
Bu hukukçu arkadaşlarımız, mesela Serap Yazıcı Özbudun hocamız gibi isimler zaten anayasa üzerinde çalışması olan kişiler. Onlarla birlikte bu çalışmaları yürütelim istiyoruz. Biz iyi niyetliyiz ve karşımızda da hüsnüniyetli bir yaklaşım bekliyoruz. Diyoruz ki “gelin millete verdiğimiz sözü beraberce yerine getirelim.” Çünkü anayasa, bir partinin değil, milletin tamamını kapsayan bir toplumsal sözleşme niteliğindedir. Bu yüzden en geniş mutabakatı burada arıyoruz. Maalesef CHP'nin her zamanki “istemezük” yaklaşımı, bu işte de kendini gösterdi. Siyaset toplumun tümü etrafında şekillenir. Eğer CHP'de burada uzlaşmacı bir yaklaşım ortaya koyarsa biz onlarla niye çalışmayalım, çalışırız. Ama ne yazık ki böyle bir yaklaşım söz konusu değil.
MUHALEFETİN İTHAMLARI BİR TUZAK
Biz yeni anayasayı Tayyip Erdoğan için değil, 86 milyon için istiyoruz. Bizim derdimiz var. Muhalefet ise bizi sürekli “şahsına yeni bir yol açmak için yeni anayasa istiyor” şeklinde itham ediyor. Bunun kesinlikle bir tuzak olduğunu ifade etmem lazım. Biz Türkiye'nin geleceğine dair yükümlülüklerimizin bilincindeyiz. Adımlarımızı da buna göre atıyoruz. Gündemdeki tartışmalara tarihi görev ve sorumluluklarımız ekseninde yaklaşıyoruz.
TÜRKİYE'NİN ENERJİ ALANINDAKİ BAŞARISI
Türkiye enerji alanında elde ettiği başarılarla yetinmeden inşallah yoluna devam edecek. Enerji alanında elde ettiğimiz her başarı sadece ekonomik değil, aynı zamanda stratejik bir kazanımdır. 75 milyar metreküplük doğal gaz keşfi Karadeniz'de sürdürdüğümüz yoğun ve planlı çalışmaların bir ürünüdür. Türkiye artık yalnızca enerji ithal eden bir ülke değil enerji keşfeden ve potansiyel olarak ihraç edebilecek bir ülke konumuna gelmiştir.
GİZLİ-AÇIK SALDIRILARIN FARKINDAYIZ
“Aile 10 yılı” vizyonumuz sadece demografik bir strateji değil. Sosyal, kültürel ve ekonomik anlamda köklü dönüşümler içeren kapsamlı bir devlet politikası olacak. Nüfus meselesi asla ihmal edilmemesi gereken stratejik bir konudur. Bunu hafife almamak gerekir. Nüfus meselesi ülkemizin geleceğini doğrudan ilgilendiren bir mevzudur ve ciddiyetle ele alınması gerekir. Toplumun temeli olan aile kurumuna yönelik gizli-açık saldırıların farkındayız. Biz bu zamana kadar hangi başarıyı elde etmişsek, dinamik nüfus yapımız ve güçlü aileler sayesinde mümkün olmuştur. Bundan sonra da aile yapımızı güçlendirecek ve dinamik nüfus özelliğimizi koruyacak tedbirler almak zorundayız.
Kaynak:ekoltv.com.tr