Mehmet Fatih Çıtlak: Kebapçıya rağbet ettiğimiz kadar dine rağbet etmiyoruz

Ekol TV Haber Müdürü Aziz Akova’nın sunumu ve araştırmacı ve yazar Mehmet Fatih Çıtlak’ın yorumu ile ekranlara gelen Dinle Hayat’ta insana, ülkeye, dünyaya ve yaşama dair pencere açan değerlendirmeler yer aldı.
“İNSAN DÖRT ŞEYDEN MÜTEŞEKKİLDİR”
Mehmet Fatih Çıtlak, “İnsan dört şeyden müteşekkildir. Biz bu programın harcını, temelini nasıl atarsak bundan sonra konuştuklarımız öyle algılanacak. Bunlar en azından biz ilk programda anlattık demek için bile olsa zikredilmesi lazım. Bakın insan dört şeyden müteşekkildir. Hani kabaca anlattığımızda, nirengi noktalarını konuştuğumuzda. Ruh, nefis, akıl ve kalp. Din bunları toplayan şeyin adına denir. Mesela sadece ben ruhumla iş yapmak istiyorum. Çünkü ben İslamiyet'i, dinimi çok önemsiyorum” ifadelerini kullandı.
“DİN SİZDEKİ RUHLA BENİ DE BÜTÜNLER”
Sözlerini sürdüren Çıtlak, “İbadeti çok önemsiyorum. Hayır, o dini yanlış anlamıştır. Bakın peşinen söylüyorum. Başkasının ruhuyla kendi ruhu arasında eşit görmeyen asla dindar değildir. Din bunları bütünlemekle kalmaz. Sizdeki ruhla beni de bütünler. Bakın, Kıymetli seyircilerime altın değerindeki bu sözleri bendeniz bu program için ayırmış oldum. Senelerdir yaptığımız programlardaki en güzel sözleri seçerek geliyorum. Merak etmeyin programın akışına da bunlar hepsi yerli yerine gelecek. Yani alıp kaptırıp gitmeyeceğiz. Hayatı da konuşacağız” dedi.
“DİNİN KONUSU ALLAH DEĞİLDİR”
Mehmet Fatih Çıtlak, “Belki de bunu ilk defa duyacaklar. Tuhaf gelebilir onlara. Dinin konusu Allah değildir biliyor musunuz? Dinin konusu Allah değildir. Dikkat edin cinasa. Din konu olarak Allah'ı anlatır ama konu Allah değildir aslında. Dinin konusu insandır. Bakın açıyorum şimdi. Bu hümanizm değil. Lütfen ayarlarınızla oynamayın. Fatih Hoca'yı da kaybettik demeyin. Bakın çok önemli bir şey bu. Dinin konusu insandır. Şimdi deminki sözü bağdaştır. Allah Teala bir insanın Allah'ı nasıl anlaması gerektiğiyle alakalı Allah'ı beyan eder. İlahlığını beyan eder. Yoksa Allah'ı siz Kur'an'daki ifadelerle sınırlı derseniz ilah anlayışınızda taban tabana zıt bir duruma gelirsiniz. Dinin konusu Allah'ın muhatap kabul ettiği insandır. Bakın bu söz belki de hani yazıyorlar ya televizyonlarda ilk diye” ifadeleriyle dinin insana hitap ettiğini ve insanı anlattığını vurguladı.
“MUHATAP OLARAK SEÇİLEN İNSANDIR”
Çıtlak, “Niye bizim insanlar heyecan duymuyor diye çok kafa patlattım ben. Bu anlatım tarzı bence onları şu an bir silkeleyecektir. Kur'an'ı ben açtım. Allah'tan bahsediyor. Kadirdir diyor. Mevladır diyor. Tamam kardeşim. Seni konu ediyor ama din. Sen Allah'ını böyle anla diyor. Yani dinin konu olarak, muhatap olarak seçtiği şey Allah değildir. İnsandır” değerlendirmesinde bulundu.
“BÜTÜNÜ GÖSTERMİYORLAR”
Kur’an-ı Kerim’i anlamak üzerine yorumlarda bulunan Çıtlak, “Devede kulak bile kabul edilmeyecek mevzuları anlatıp orada derinleşmeye çalışıyorlar. Bütününü göstermiyorlar. Çok dikkatli dinlesin seyircilerimiz. Kur'an-ı Kerim'in başında Kur'an-ı Kerim'i açan bir sure vardır. Açtığı içinde adı Fatiha'dır. Fatiha işin başlangıcı demektir. Açışı demektir. Bu kitabı, Bu Fatiha'ya uygun olarak anlıyorsan, doğru olarak kitabı anlıyorsun demektir. Bu Fatiha'ya uymuyor diyorsan, yanlış bir okuma yapıyorsun veya Fatiha'yı da anlamamışsın demektir” değerlendirmesinde bulundu.
“İNSANIN ZİHNİNDE BİR IŞIK YANACAK”
Sözlerini sürdüren Çıtlak, “Fatiha'da Allah Teala kendi ilahlığını beyan ederken bile hamdi, kendisi kendi kendine hamd eder ama hamd ile başlar. İnsanı yücelten bir şeydir. Bak insana ait bir şeyle başlar. Rabbul Alemin olarak zikreder kendisini. Rabbil Alemin veya Rabbul Alemin aynı manada. Alemlerin Rabbi. Rahman ve Rahim. Bunları siz gördüğünüz kadarıyla biliyorsunuz ya. Görmediğiniz günlerin de sahibi. Ve sen gel ondan yardım iste. Onsuz kalma. Allah'ın ihtiyacı yok. Senin ihtiyacın var. Bakın şu anda yüzlerce kitabın özeti veriliyor. Fatiha zaten öyle. Şu anda anlattıklarımızı dikkatli dinlesinler. İnsanların zihinde bir ışık yanacak sonra” dedi.
“BU KİTAPTA ŞÜPHE YOKTUR”
Çıtlak, “Nimet verdiklerinin yoluna diyerek doğrudan giden insana hitap var. Allah'ın muhataplığını yanlış anlayan insanlar var. Fatiha tamam oldu. Hemen surenin girişine, Bakara suresi. Bu kitapta şüphe yoktur. Bu kitabın varlığından da kimse inkâr edemez. Ortada bir kitap vardır. Harfi bile değişmemiştir. Şüphe yoktur. Bakın şimdi. Hemen başlayan ayete bakın. Hüden, hidayet edicidir. Lil müttakîn. İnsan olmayı, Allah'a muhatap olmayı isteyenler için bu kitap hidayet edicidir” ifadeleriyle değerlendirmesini sürdürdü.
“DİNE RAĞBET ETMİYORUZ”
Mehmet Fatih Çıtlak, “Uzmanları hiç gördün mü sen? Uzmanlar diyor ki, diye cümlelerimiz var. Birisi bir haber atar: ‘Uzmanlar diyor ki çayı buzla için.’ Çok iyi geliyormuş. Geçenlerde bir yere gittim, güzel bir şey yapıyorlar diye. ‘Hastanedeki refakatçiye götüreceğim, şiş gibi bir şey yapar mısın?’ dedim. ‘Bir buçuk saatten evvel olmaz, malzeme bitti’ dedi. ‘Yemek programında onu anlatmışlar, tükendi’ dedi. Kebapçıya rağbet ettiğimiz kadar bile dine rağbet etmiyoruz” ifadeleriyle toplumda gösterişin maneviyatın önüne geçtiğini vurguladı.