Gürsel Tekin'den çarpıcı açıklama: Partiyi daha önce Aziz İhsan Aktaş konusunda uyarmıştım

Özgür Çelik'in CHP İl Başkanlığı görevinden uzaklaştırılmasının ardından yerine getirilen Gürsel Tekin, Ekol TV’de, Halk TV, Now ve Sözcü TV gibi kanalların kendisini bloke ettiğini ve yanıt hakkı vermediğini belirterek Türk medyasındaki kutuplaşmayı eleştirdi. Tekin ayrıca, CHP eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu Aziz İhsan Aktaş hakkında uyardığını açıkladı.
Gürsel Tekin'den çarpıcı açıklama: Partiyi daha önce Aziz İhsan Aktaş konusunda uyarmıştım

İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2 Eylül tarihli kararıyla Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ve yönetimi görevden alınmasının ardından göreve Gürsel Tekin getirilmişti. Tekin, yaşanan sürecin ardından Ekol TV ekranlarında yayınlanan, Nagehan Alçı ve Ferhat Murat'ın sunduğu Gün Başlarken programına konuk oldu. Tekin, Türkiye'nin temel sorunları arasında televizyon ve medyanın önemli bir yer tuttuğunu belirterek, 'siyasetin çürümüşlüğünden' bir siyasetçi olarak utanç duyduğunu ifade etti.

SİYASET LİME LİME ÇÜRÜMÜŞ, TELEVİZYONLAR MAHALLELERE BÖLÜNMÜŞ

Tekin, Türk medyasının geldiği noktayı eleştirerek, "O mahallenin televizyonu, bu mahallenin televizyonu. Neredeyse doğru dürüst uzun süredir televizyonlara çıkmıyoruz" dedi. Kendilerini 'özgür medya' olarak tanımlayan ve kendi 'mahallelerinde' yer alan üç kanalın kendisini bloke ettiğini öne süren Tekin, eleştirilerinin odağına bu kanalları aldı.

"KENDİSİNİ ÖZGÜR MEDYA OLARAK TANIMLAYAN KANALLARA" YANIT HAKKI TEPKİSİ

Tekin, özellikle kendi mahallesinde kendisini özgür medya olarak tanımlayan üç kanala dikkat çekerek, bu kanalların yöneticilerini eleştirdi. Tekin özellikle "Halk TV, Sözcü, Now"a çağrıda bulundu.

Gürsel Tekin, eleştirilebileceklerini, bu konuda en ufak bir tereddütleri olmadığını vurgulayarak, "Ama siz... Sayın Özgür Özel'in deyimiyle itirafçı ve iftiracıları çıkararak yani Aziz İhsan'ların iş ortaklarını çıkararak. Bize küfür ettiriyorsanız, hakaret ettiriyorsanız... Bizim söz hakkımızı kullanmak gibi bir hukuksal bir hakkımız var. Onu kullandırın. 50 gündür kullandırmıyorlar" ifadelerini kullandı.

HALK TV'Yİ KENDİ İMKANLARIYLA KURDUĞUNU AÇIKLADI

Konuşmasında Halk TV'nin kuruluşuyla ilgili önemli bir detay paylaşan Tekin, kanallardan bir tanesinin patronajını bildiğini ve itirazının olmadığını söylerken, "Halk TV'yi kuran da benim" dedi.

Tekin, Deniz Baykal döneminde tamamen kapatılmış olan Halk TV’yi kendi imkanları, olanakları ve arkadaş çevresinin desteğiyle yeniden açtıklarını belirterek, "Dedik ki bir ihtiyaçtır. Yani sadece bir partinin ihtiyacı değil, aynı zamanda ülkenin ihtiyaçlarını da karşılayabilecek bir haber kanalı olsun. Olabildikçe o dönemde o nitelikte götürmeye çalıştık ama sonra olmadı" şeklinde konuştu.

MERKEZ TELEVİZYON VURGUSU

Programda Ekol TV’ye yönelik olumlu bir parantez açan Tekin, bu tarz merkez televizyonlara Türkiye'nin ihtiyacı olduğunu dile getirerek, "Onun için Ekol TV gibi Türkiye'de merkezde televizyonlara ihtiyaç var. Burada olduğum için söylemiyorum" dedi. Tekin, üç kanaldan Now TV'nin kendisini çok şaşırttığını, diğer iki kanalın durumunu az çok bildiğini ancak Now TV'nin kendisini neden çıkarmadığını bilmediğini sözlerine ekledi.

Gürsel Tekin, kendisine yönelik eleştirilere sert tepki göstererek, partisine olan bağlılığını sorgulayanlara meydan okudu. Tekin, "Kim benim kadar daha iyi bir CHP'li olabilir Nagihan Hanım? Kim olabildi ya?" ifadelerini kullanarak, "O paralı gazeteciler, televizyoncular eğer benden daha fazla bir CHP'liyse intihar ederim kendimi" dedi.

Tekin, Genel Başkan Özgür Özel dâhil, "Gerçek Cumhuriyet Halk Partililerle" her mecrada bir araya gelebileceğini belirterek, asıl sorunun basının tutumu olduğunu ileri sürdü.

GAZETECİLERE AÇIK ÇAĞRI: İSTANBUL DOSYASINI İNCELEYİN

Tekin, gündemde olan iddianamede İstanbul İl Başkanlığı dosyasına gazetecilerin neden bakmadığını sordu. "Niye bir gazeteci, bir televizyoncu... Bir meraklı, ya arkadaş gidip bu dosyanın içine bakalım nedir denilmez mi?" diyen Tekin, dosyanın gizliliğinin bulunmadığını hatırlattı.

Tekin, dosyayı inceleyen birinin "iğreneceğini" iddia ederek, "Dosyanın içine bir Cumhuriyet Halk Partili olarak gerçekten benim gibi bu okuldan yetişmiş, geleneklerden gelmiş bir insan o dosyanın içine bakınca iğrenir. Bu benim partim değil der. Şimdi mesela o üç tane televizyon... Acar gazetecileri, televizyoncuları var. Göndersinler ya kardeşim. Bir bakalım bu dosyanın içinde neler var?" diye konuştu.

ÖZEL'LE POLEMİK TEPKİSİ

Parti tabanında kendisiyle ilgili en ufak bir kaygı olmadığını savunan Tekin, eleştirilerin de Aziz Kocaoğlu, Önder Sav, Kemal Anadol gibi CHP geleneğinden gelen isimlerden gelmediğini belirtti. Genel Başkan Özgür Özel hakkında ise "Genel Başkan Atatürk'ün koltuğunda oturduğu için özenle davranıyoruz" diyerek bir polemik içine girmek istemediğini kaydetti. Ancak Kılıçdaroğlu döneminde de yanlış diyebilecek cesur çıkışlar yaptığını vurguladı.

İSTANBUL İL YÖNETİMİ KRİZİ VE YETKİ KULLANIMI

Ferhat Murat’ın, yerel seçimlerde Kadıköy’den aday olamama meselesinin mevcut eleştirilerinin kaynağı olup olmadığı yönündeki sorusuna cevap veren Tekin, kendisinin bir "mobil siyasetçi" olmadığını ve 50 yıldır emek verdiği ilçede başvuru yaptığını, Şırnak'a bile gönderilmeye hazır olduğunu söyledi.

İstanbul İl Başkanlığı krizinde mahkemelik olan tarafların çoğunluğunun "değişimden yana oy kullananlar" olduğunu belirten Tekin, "Davayı açan Cumhuriyet Halk Partililer, aynı zamanda davayı açan Cumhuriyet Halk Partililerin çoğunluğu değişimde yana oy kullanan arkadaşlar" dedi. Kendilerinin bu duruma "aile içi sorunu çözmek" için girdiklerini, hukuki olarak ellerinde İlçe Başkanlarını değiştirme dahil "her türlü yetki" olmasına rağmen, sorun çözücü konumda kalmak için bu yetkileri kullanmadıklarını aktardı.

İL BİNASI VE KURULTAY DAVETİ

Tekin, İl binasının kullanma yetkisinin hukuken kendilerinde olduğunu doğrularken, binayı Özgür Çelik ekibinin de kullanmasına izin verdiklerini ve binanın herkese yeteceğini ifade etti.

Gürsel Tekin, hafta sonu yapılan Kurultay'a Genel Merkez tarafından davet edilmediğini belirtti. Geçmişte DEM Parti heyetinin geleceği gün "Kürt böreği" aldığını ve bu kadar ince davrandığını söyleyerek, bu nezaketine rağmen mevcut yönetimle bir diyalog kurulamamasından şikayetçi oldu.

CHP'NİN KENDİSİNE SAHİP ÇIKMAMASINA TEPKİ

Tekin, geçmişte yaşadığı siyasi zorlukları hatırlatarak, 1998'de 28 Şubat döneminde başörtüsü konusunda "Tek bir tane kadın arkadaşımız var başörtülü... Aldım ve onunla ilgili de işte bir gazetede röportajım dedim ki insanların eğitim hakkını kısıtlayamazsınız" diyerek ilk kırılmayı kendisinin yaptığını anlattı ve o dönemde "muhafazakarım diyen kimse"nin destek vermediğini, CHP'ye yakın gazetelerin de kendisine saldırdığını söyledi.

Aynı şekilde, 2022'de HDP'nin bakanlık alabileceği yönündeki sözleri nedeniyle 22 gün üst üste linç kampanyasına (TT) maruz kaldığını dile getirerek, o dönemde de "CHP saldırdı zaten o zaman" diyerek partinin kendisine sahip çıkmadığını ifade etti.

İL BİNASINDAKİ DIŞKI OLAYI

Tekin, İstanbul İl binasında yaşanan "dışkı olayı"na ilişkin soruları da yanıtladı. Tekin, bu olayın kişisel bir saldırıdan ziyade, Cumhuriyet Halk Partisi’ne (CHP) yapılmış bir saldırı olduğunu vurguladı.

ÖZEL'İN OFİSİNDEKİ KAMERA SİSTEMİNE ULAŞILAMIYOR

Saldırının faillerinin bulunması amacıyla Emniyet’in yürüttüğü soruşturmaya değinen Tekin, sürece ilişkin şaşırtıcı bir durumu aktardı. Gürsel Tekin, olayın üzerinden neredeyse 20 gün geçmesine rağmen, "Genel Merkez Sayın Genel Başkanımızın odasındaki kamera sistemine bir türlü ulaşılamadı" dedi.

Tekin, Emniyet’in yazılı talepte bulunduğunu ancak görüntülerin henüz verilmediğini öne sürerek, kamera sisteminin merkezinin Genel Başkan Özgür Özel'in çalışma ofisi olarak kullandığı üst kattaki odada bulunduğunu belirtti.

"SAYIN GENEL BAŞKANIN ODASI OLDUĞU İÇİN DOKUNULMAZLIK VAR"

Gürsel Tekin, kamera görüntülerinin alınamamasının nedenini ise odanın konumuyla açıkladı: "Binanın görüntüleme merkezi Sayın Genel Başkanımızın odasında... Sayın Genel Başkan'ın odası olduğu için dokunulmazlık var. Onun için emniyet girip içeriden alamıyor. Yani genel merkezin, genel başkanın izniyle olması gerekiyor."

Tekin, bugüne kadar bu izne dair bir cevap gelmediğini kaydetti.

"BİR GEÇMİŞ OLSUN YA DA KINAMA GELMEDİ"

Olayın ardından Genel Merkez'in tavrına da tepki gösteren Tekin, "Kaldı ki bu kişisel olarak benim iki yardımcıma yapılmış bir saldırı değil, Cumhuriyet Halk Partisi'ne yapılmış bir saldırıdır" diyerek, Genel Merkez’den bu saldırıya yönelik bir "geçmiş olsun" ya da "biz de bunu yakıştıramadık CHP gibi bir yaklaşım oldu mu?" sorusuna "Olmadı" cevabını verdi.

Tekin, "CHP Genel Merkezi'nin partimize yapılan bu saldırı konusunda bir açıklama yapması gerekirken bırakın bu açıklamayı. Emniyet şimdi oradan görüntü alacak, bir türlü görüntü alamadık" sözleriyle tepkisini dile getirdi.

Soruşturmanın uzadığını ancak mobese sistemleri üzerinden çalışmalar yapılarak faillerin bulunacağını belirten Tekin, "Bunu yapan kim olursa olsun kesinlikle şuna çok eminim: Kesinlikle CHP'li değildir. Bir türlü CHP montu olmuştur" tahminiyle konuşmasını sonlandırdı.

Tekin, parti içindeki disiplin mekanizmalarını ve çifte standart iddialarını sert bir dille eleştirdi.

"KILIÇDAROĞLU'NUN VİDEOSUNU PAYLAŞAN 100 BİN ÜYE DE DİSİPLİNE VERİLSİN O ZAMAN"

Süregiden disiplin süreçlerine tepki gösteren Gürsel Tekin, eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun paylaştığı bir videoyu milyonlarca insanın izlediğini, parti arkadaşlarının yaptığı çalışmaya göre 100 binin üstünde Cumhuriyet Halk Partisi üyesinin bu videoyu paylaştığını belirterek, bir "ihbar" yaptı.

Tekin, "Genel merkeze ihbar ediyorum. 100 bin kişiyi de disipline verin hadi" diyerek mevcut yönetime meydan okudu. Tekin, "Böyle bir şey olur mu? Yani bizimle fotoğraf çekti diye böyle bir hukuk mu olur?" diyerek, kendisine yakınlığıyla bilinen kişilere uygulanan disiplin işlemlerini eleştirdi.

"BİR CÜMLEDEN İHRAÇ, İTİRAFÇILARA NEDEN DOKUNULMUYOR?"

Tekin, disiplin süreçlerine çarpıcı bir örnek vererek, 40 yıldır partiye emek vermiş bir kadın arkadaşın sadece, "Gürsel Tekin bu partinin öz evladıdır" cümlesini kurduğu için ihraç edildiğini söyledi.

Bu durumu kabul edilemez bulduğunu belirten Tekin, İstanbul İl Başkanlığı dosyasındaki tartışmalı isimlere gönderme yaparak, "Kardeşim siz bu 22 tane itirafçıyı niye ihraç etmiyorsunuz?" sorusunu yöneltti ve parti yönetiminin bu konuda bir açıklama yapmamasını eleştirdi.

KILIÇDAROĞLU DÖNEMİNDE "MÜLTECİ" KALDIM

Kendisinin parti içindeki geçmişini ve duruşunu savunmaya devam eden Gürsel Tekin, geçmiş Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu dönemini kastederek, "7 yıldır Sayın Kılıçdaroğlu döneminde de 5-6 yıl yine mülteci olarak kaldım partide" ifadesini kullandı.

Tekin, Türkiye’nin derin yoksulluk, uyuşturucu, kira meselesi ve kayıp çocuklar gibi tüm sosyal olaylarını çalışan kişinin kendisi olmasına rağmen, bu çalışmaların haberlerinin bir kez dahi CHP'nin resmi sayfasında yer almadığını dile getirdi.

Tekin, kendisine yönelik disiplin ve ihraç çağrıları ile İstanbul İl Başkanlığı dosyasındaki tartışmalı isimler üzerinden sert açıklamalarda bulundu.

DİSİPLİN TALEBİ ÖZEL'DEN Mİ GELDİ?

Program sunucularının, kendisinin ve Barış Yarkadaş gibi isimlerin ihraç edilmek istenmesinin arkasında Genel Başkan Özgür Özel'in mi yoksa Ekrem İmamoğlu’nun mu arzusu olduğunu sorması üzerine Gürsel Tekin, net bir şekilde İmamoğlu'nu dışladı ve şunları söyledi:

"Hayır kesinlikle çünkü ben Ekrem İmamoğlu ve tutuklu arkadaşlarımın aileleri var, çocuğu var, suçlu da olsa onlara bir laf söylemem. Burada partinin kurumsal kimliğini temsil eden genel başkan. Eğer Genel Başkan, Gürsel Tekin'i çok yakınen bilmesine rağmen o kirli televizyonda çıkıp 'Atın' diyorsa..."

ÖZEL'E AÇIK ÇAĞRI: HANGİ DEĞİŞİMİMİ GÖRDÜN?

Tekin, Genel Başkan Özgür Özel'e geçmişte kendisi hakkında söylediği sözleri hatırlattı. Özel'in Manisa'da yaptığı bir konuşmada, "Gürsel Tekin demek AK Parti'nin korkulu rüyası demektir. Tayyip Erdoğan'ın korkulu rüyası demektir" dediğini aktardı.

Bu sözlere karşılık Özel'e sorusunu yönelten Tekin, "Sayın Özgür Özel. Benim o günden bugüne kadar... Hangi değişimimi gördünüz? Hangi çetenin içine dahil oldun? Hangi para pulun içine girdin? Hangi pisliğimi gördün de şimdi atın diyorsun?" dedi.

"AZİZ İHSAN AKTAŞ'I KİM SOKTU, 37 BELEDİYEYE NASIL GİRDİ?"

Tekin, İstanbul İl Başkanlığı davasına konu olan iş insanı Aziz İhsan Aktaş üzerinden de eleştirilerini sürdürdü. Genel Başkan Özel'e bu konunun araştırılması çağrısını yineleyen Tekin, "Bu Aziz İhsan Aktaş'ı kim bu Cumhuriyet Halk Partisi'ne soktu? 37 belediye bu adam nasıl girmiş kardeş? Bir parti yöneticisi öncü olmasa, bu adam buralarda olabilir miydi?" diye sordu.

Bu düzeni yıllardır gördüğünü ve eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'na da bu "rezilliklerin hepsini" söylediğini belirten Tekin, buna rağmen neden CHP'de kaldığı sorusuna, "Ben CHP'liyim ne demek CHP'den mi kaldım?" yanıtını verdi.

"MÜTEAHHİTLERİN ARABALARINA BİNİLMEZ"

CHP'nin geleneklerinden gelmiş hiçbir partiliyle sorunu olmadığını vurgulayan Gürsel Tekin, asıl mücadelenin partinin kurumsal kimliğine zarar verenlerle olduğunu söyledi. Tekin, kendilerine saldıranların dünyanın çeşitli ülkelerinde odaklanmış sosyal medyacılar, siyaset bilimciyim diyen ancak partiye oy vermemiş kişiler ve uzaktan yakından ilgisi olmayan haber siteleri olduğunu iddia etti.

Tekin, açıklamasını şu çarpıcı ifadelerle noktaladı: "Bir Cumhuriyet Halk Partili... Biz müşahitler partisiyiz. Müteahhitlerin arabalarına binmez kardeşim."