Ayşe Barım 161 günlük tutukluluğun ardından hâkim karşısında: Beni darbeci gibi gösterdiler
Ekol TV muhabiri Dilek Yaman Demir'in haberine göre menajer Ayşe Barım, Gezi Parkı eylemleriyle ilişkilendirilerek hakkında başlatılan şantaj ve tekelleşme soruşturması kapsamında hakim karşısına çıktı. Barım, savunmasında kendisine yöneltilen tüm suçlamaları reddederek, “12 yıl önceki bir olay üzerinden karalanıyorum. Oyunculara baskı kurmadım, yalnızca işimi yaptım” dedi.
“HAKKIMDA KURGULANMIŞ BİR BARIM KİMLİĞİ VAR”
Ayşe Barım, 7 Ocak 2025 tarihinde hakkında başlatılan kampanyanın büyük bir iftira süreci olduğunu belirtti. Genç bir oyuncu üzerinden para kazandığı iddiasıyla başlayan bu sürecin, kendisini sektörde tekelci ve darbeci gibi gösteren ithamlarla devam ettiğini vurguladı. Barım, “Bir düğmeye basılmış gibi her gün yeni iftiralar üretildi” dedi.
Ünlü isimler akın etti: Ayşe Barım ilk kez hâkim karşısında!
“GEZİ PARKI’NA OYUNCULARIMLA DAYANIŞMA İÇİN GİTTİM”
Barım, Gezi Parkı eylemleri sırasında orada bulunmasının bir tercih değil, bir dayanışma göstergesi olduğunu söyledi. “Oyuncularım gitmişti, ben de onların yanında olmak istedim” diyen Barım, o dönemde birlikte çalıştığı oyuncuların kendi özgür iradeleriyle parka gittiğini, kimseyi yönlendirmediğini ifade etti.
“TANIK İFADELERİ GÖZ ARDI EDİLDİ”
Barım, iddianamede en büyük delillerden birinin kullanılmadığını öne sürdü. Gezi Parkı’na giden 12 oyuncudan 9’unun savcılığa çağrılarak ifade verdiğini, ancak bu beyanların iddianamede yer almadığını aktardı. “Oyuncular, kendi iradeleriyle gittiklerini ve kimsenin yönlendirmediğini açıkça söylemişler. Ama bunlar yok sayılmış” dedi.
“KAVALA VE ALABORA İLE İRTİBATIM ÇARPITILDI”
Ayşe Barım, iş insanı Osman Kavala ve oyuncu Mehmet Ali Alabora ile ilişkilendirildiği görüşmelere de açıklık getirdi. Kavala ile ilk kez 2014 yılında, yönetmen Fatih Akın’ın bir filminin lansmanı sürecinde görüştüğünü, Gezi olayları sırasında hiç teması olmadığını belirtti. Alabora ile ise yalnızca üç kez görüştüğünü, paylaşılan bir bildirinin yayınlanmaması konusunda uyarıda bulunduğunu ifade etti.
“DARBECİ GİBİ GÖSTERİLDİM, AMA BEN İŞİMİ YAPTIM”
Menajerlik görevini yürütürken oyuncularıyla sürekli iletişim halinde olduğunu belirten Barım, “HTS kayıtları sadece Gezi günü değil, her gün oyuncularımla konuştuğumu gösteriyor. Bu benim işim. Yaptığım tüm görüşmeler mesleki sorumluluklarım çerçevesinde gerçekleşti” dedi.
“161 GÜNDÜR TUTUKLUYUM, ADALET İSTİYORUM”
Savunmasında 161 gündür Silivri Cezaevi’nde bulunduğunu hatırlatan Ayşe Barım, 92. gününde hazırlanan iddianamenin çelişkilerle dolu olduğunu vurguladı. “Tek bir kıyafetle, aynı fotoğrafla gündeme getiriliyorum. Bir linç kampanyasıyla karşı karşıyayım. Adalet istiyorum” ifadelerini kullandı.
“KALBİMDE 6 AYRI RAHATSIZLIK VAR”
Ayşe Barım, savunmasının son bölümünde sağlık durumu nedeniyle gözyaşlarına boğuldu. “Kalbimde 6 ayrı hastalık var. Beynimde anevrizma var. Cezaevinde çok kötü koşullarda kaldım. Asliye Ceza Hakimi tahliyeme karar vermişken, yeniden tutuklandım. Bu ceza haksız ve orantısız. Yaşam hakkımı geri istiyorum” diyerek mahkeme heyetine seslendi.
“SİZİN VİCDANINIZA GÜVENİYORUM”
Barım, ifadesinin sonunda “Benim yaşam hakkım, onurumdur. Sizin vicdanınıza güveniyorum” sözleriyle mahkeme heyetine duygusal bir çağrıda bulundu. Bu sözler üzerine salonda bulunan izleyicilerden onlarca kişi gözyaşlarına hâkim olamadı.