İsrail-İran savaşı piyasaları sarstı: Konut ve arsa yatırımı için ciddi risk var
‘Paranın Yönü’ Ekol TV Haber Müdürü Aziz Akova’nın sunumu ve Yatırım ve Tasarruf Danışmanı Mert Başaran’ın yorumlarıyla izleyicisiyle buluştu. Programda; İsrail-İran savaşının ekonomiye etkileri değerlendirildi.
"ABD'NİN PROJESİNİN SON AYAĞI İRAN OLDU"
Başaran İsrail-İran arasındaki çatışmaları, "Savaş bir kez insani olarak üzücü zaten. Ama görünen o ki; ABD’nin büyük bir projesi var. Yıllardan beri küçük küçük ülkeler oluşturmak ve sınırları değiştirmek istediklerini söylüyorlar. Çünkü gelecekte büyük ülkeleri yönetemeyeceklerini düşünüyorlar. Bunu Libya’dan başlayarak ilerlettiler. Son ayağı da İran oldu gibi gözüküyor bu projenin. ABD’nin ben savaşa gireceğini sanmıyorum çünkü zaten Avrupa da İsrail’i koruyor. İsrail bomba atarsa kimse bir şey yapmıyor ama ‘Eğer İran bomba atarsa karşılık vereceğiz’ diyor bütün Avrupa. Komşu ülkelerin savaşa müdahil olması söz konusu olabilir. Şu an İran dünyada çok yalnız gözüktüğü için küresel bir kriz oluşturma ihtimali yok" diyerek yorumladı.
"BÜYÜK BİR KRİZE NEDEN OLABİLİR"
Türkiye'de petrol fiyatlarının artışına ilişkin Başaran şu sözleri kullandı: "Petrol arzının kısıtlanacağı savaşın büyüyeceği kaygısıyla asıl artış petrolde görüldü savaşın ardından. Petrolü ithal eden ülkeler için çok büyük bir maliyet oluşturuyor savaş. Eğer savaş büyürse bizim petrol, motorin fiyatları her şeyin fiyatının artmasına neden olacağı için büyük bir krize neden olabilir. Altın ve dövizde Türkiye’de, savaşın büyük bir etkisi olmadı. Altında artış var ama zaten seyrinde beklediğimiz bir şeydi. Şu anda piyasalarda daha korkunç bir şeyler beklenmiyor. Hafta sonunun girmesi aslında iyi oldu. İnsanlar olayları daha iyi analiz edebilecek."
"SAVAŞ TURİZM İÇİN ÇOK KÖTÜ OLDU"
Savaşın Türkiye'de özellikle turizmi olumsuz etkileyeceğini söyleyen Başaran, "Savaş çok kötü oldu turizm için. Rakip ülkeler ‘Bak Ortadoğu’da savaş var. Türkiye’ye gitmeyin’ diyecek turizmi kendi ülkelerine çekmek için. Zaten çok zorlanıyorduk turizmde kurdan dolayı, bu bizi zorlayacak. Ama belki de bir hafta sonra uzlaşırlar ya da çatışmalar hafifler. Savaşın durumuna göre şekillenecek turizmin durumu da" dedi.
"RİSKLİ VARLIKLARIN YATIRIMCILARI DERTLİ"
Başaran; savaş süresince en büyük krizi yatırımcıların yaşadığını söyleyerek, "Burada en önemli şey; konut, arsa ve borsa gibi daha riskli varlıkların yatırımcısında büyük bir dert var şu anda haklı olarak. Bugün bir yeri alacak kişi, ‘Ben bunu alacaktım geçen hafta ama şimdi durayım. Savaşın nereye gideceğini göreyim’ diyor" ifadelerini kullandı.
"SAVAŞ BÜYÜRSE FAİZDE BAMBAŞKA ŞEYLERİ KONUŞURUZ"
Savaşın gölgesinde alınacak faiz kararına ilişkin Başaran şunları söyledi: "ABD’de de çok ciddi karışıklıklar var. Dolayısıyla FED de biraz tedbirli gitmek istiyor. Çünkü ekonomiler faize çok duyarlıdır. Faizin çok düşürülmesi bütün varlıkları ve enflasyonu patlatır. Faizin çok yüksek tutulması da ekonomilerin hızını yavaşlatır. Bu olaylar olmasaydı faizler inmeye başlamıştı zaten. Merkez Bankası’nın faiz indiriminin temmuz ayında çok yüksek olması bekleniyordu. Ama şimdi bu olay daha da büyürse bambaşka bir şey konuşup artırım mı olacak diyeceğiz."
"KRİZ DÖNEMLERİ İÇİN BİRİKİMİNİZ OLMALI"
Başaran birikim yapmanın kriz anlarında önemli olduğunu vurgulayarak," ‘Sepet’ savaş gibi durumlarda çok önemli. Kriz dönemlerinde seni güvende hissettirecek kadar altın, gümüş gibi birikiminin olması lazım. Savaşlar bittiğinde ve borsalar coştuğunda ise hisse senedinin olması lazım. O yüzden sepette olmak çok önemli" diye konuştu.
ASGARİ ÜCRETE ARA ZAM OLACAK MI?
Asgari ücrete ara zammın gelmeyeceğini söyleyen Başaran, “Bence ara zam olması lazım ama olmayacak. Çünkü seçim yok. Sistem böyle ilerliyor maalesef ki. Zaten sanayici kan ağlayıp işten eleman çıkarıyor. Zam yapılması durumunda kaldıramazlar. Ama kesinlikle yapılması lazım. Çünkü enflasyonun bu kadar yüksek olduğu yerde para eriyor. Ekonominin durumu ortada, ben pek bir şey yapılabileceğini zannetmiyorum seçime kadar. Belki seçimden önceki yıl tedbirler sonuç verirse bir şeyler yapılır" dedi.
