2025’te Türkiye emlak sektöründe kritik yıl: Faiz, fiyat ve yabancı yatırım dengesi

Türkiye emlak sektörü, 2025 yılına girerken makro ekonomik koşullar, değişen piyasa dinamikleri ve hükümet politikalarının etkisiyle önemli bir dönüşüm sürecinden geçmektedir. Bu makale, sektörün 2025 yılına ilişkin genel görünümünü, temel eğilimlerini, yatırım fırsatlarını ve potansiyel risklerini analitik bir bakış açısıyla değerlendirmektedir.

FAİZ ORANLARI VE KONUT KREDİLERİNİN ETKİSİ

Faiz oranları, konut piyasasının canlanmasında kilit rol oynamaktadır. Gayrimenkul uzmanları, konut kredi faizlerinin düşmesiyle 2025 yılında konut piyasasında bir canlanma öngörmektedir. Faizlerde yaşanacak düşüşün alımları başlatacağına inanılmaktadır.

Ancak, bankacılık sektöründen daha temkinli açıklamalar da gelmektedir. İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, "2025'te konut kredisinde beklediğimiz faizleri göremeyiz. 2025 böyle bir yıl değil" diyerek, mevcut aylık faiz seviyelerinin konut kredisi için hala cazip olmadığını vurgulamıştır. Bu durum, finansmana erişimin hala önemli bir kısıt olmaya devam edeceğini işaret etmektedir.

Bu çelişkili beklentilere rağmen, "İlk Evim Kredisi" gibi devlet destekli kampanyalar piyasaya yeni bir soluk getirme potansiyeli taşımaktadır. Kampanya kapsamında %1,20 gibi düşük faizli ve 180 aya varan vadeli konut kredisi çalışmalarının 2025 yılı içinde Meclis gündemine gelmesi ve başvuruların açılması beklenmektedir. Bu kredinin, özellikle ilk kez ev sahibi olacaklar için önemli bir fırsat sunacağı düşünülmektedir.

Genel piyasa faizleri düşmediği sürece, konut edinme maliyeti yüksek kalmaya devam edecek ve bu durum özellikle orta ve alt gelir gruplarının konut talebini baskılayacaktır. "İlk Evim Kredisi" gibi seçici destekler, piyasanın belirli segmentlerinde canlanma yaratırken, genel piyasa faizleri üzerindeki etkisi sınırlı kalabilir. Bu durum, piyasada iki farklı hızda işleyen bir yapıya yol açabilir: devlet destekli projelerde hareketlilik, genel piyasada ise daha yavaş bir seyir.

KONUT PİYASASI: ARZ, TALEP, FİYAT VE KİRA DİNAMİKLERİ

Konut piyasası, 2025 yılında arz-talep dengesi, fiyat eğilimleri ve kira dinamikleri açısından önemli değişimler sergilemektedir.

YABANCIYA KONUT SATIŞLARI

Yabancılara yapılan konut satışları 2024 yılında %32,1 azalarak 23.781 adede gerilemiş ve toplam satışların %1,6'sını oluşturmuştur. Ocak 2025'te 1.547 konut yabancılara satılmıştır. Mart 2025'te ise yabancılara yapılan satışlar %19,5 gerilemiştir. Ocak 2025'te Antalya (747 konut) ve İstanbul (710 konut) yabancıya satışta ilk sıralarda yer alırken , Rusya, İran ve Ukrayna vatandaşları en çok konut satın alan uyruklar olmuştur. Uzmanlar, yabancı yatırımcı ilgisinin 2025'in ikinci yarısında toparlanma ihtimali olduğunu, ancak bunun ekonomik istikrar, faiz oranları ve döviz kuru istikrarına bağlı olduğunu belirtmektedir.

finansman yöntemleriyle karşılandığı anlaşılmaktadır. Uzmanların konut fiyatlarında %50'ye varan artış beklentisi ve büyük şehirlerdeki yükseliş tahmini , mevcut arzın talebi karşılamakta zorlandığını veya inşaat maliyetlerindeki artışın fiyatlara yansıdığını düşündürmektedir. İç talebin gücü piyasayı canlı tutarken, finansman erişimindeki kısıtlamalar ve yabancı yatırımcıların geri çekilmesi, piyasanın daha kırılgan hale gelmesine neden olabilir. Fiyat artışlarının devam etmesi, özellikle ilk kez ev sahibi olmak isteyenler için erişilebilirliği daha da zorlaştırabilir ve sosyal konut projelerinin önemini artırabilir.

YATIRIM FIRSATLARI, RİSKLER VE GELECEK TRENDLERİ

Türkiye emlak sektörü, 2025 yılında yatırımcılar için çeşitli fırsatlar sunarken, aynı zamanda dikkat edilmesi gereken potansiyel riskleri ve geleceği şekillendirecek önemli trendleri barındırmaktadır.

SONUÇ VE GENEL DEĞERLENDİRME

2025 yılı, Türkiye emlak sektörü için makroekonomik istikrar arayışı, faiz politikaları ve hükümet destekleriyle şekillenecek, belirsizliklerin yanı sıra önemli fırsatları da barındıran bir yıl olacaktır.

Temel çıkarımlar, konut satışlarında iç talebin lokomotif rol oynaması beklenirken, yabancı yatırımcı ilgisinin toparlanmasının ekonomik istikrara bağlı olacağını göstermektedir. Konut fiyatlarında nominal artışlar devam etse de, yüksek enflasyon nedeniyle reel değer kaybı riski sürmektedir. Kira piyasasında %25 sınırlamasının kalkmasıyla birlikte enflasyon oranında artışlar beklenmekte, bu da kiracılar üzerinde önemli bir baskı yaratmaktadır. Kentsel dönüşüm projeleri ve devlet destekli finansman modelleri, arz ve talebi dengeleme de kritik bir rol oynayacaktır. Ticari ve endüstriyel gayrimenkulde ise e-ticaretin etkisiyle lojistik alanlarına olan talep artışı sürecektir. Son olarak, PropTech ve sürdürülebilirlik (yeşil binalar) trendleri, sektörün geleceğini şekillendiren temel faktörler olarak öne çıkmaktadır.

Genel değerlendirmede, 2025'te Türkiye emlak sektörü, hem yerel hem de küresel ekonomik koşullara adaptasyon yeteneğini test edecektir. Yatırımcılar için bölgesel analiz, kira getirisi potansiyeli ve yasal süreçlerin dikkatli incelenmesi büyük önem taşımaktadır. Sektör, doğru politikalar ve stratejik yatırımlarla güvenli bir yatırım aracı olma potansiyelini korumaktadır.

HAKAN ŞÜKRÜ AKDENİZ KİMDİR?

index real estate Gayrimenkul Kırtasiye Otomotiv Sanayi Ticaret Limited Şirketi Kurucusu Hakan Şükrü Akdeniz 1983 yılında Sivasta doğdu Anadolu Üniversitesi işletme fakültesini yüksek onur belgesiyle tamamladı. 9 Yıl Garanti bankası Genel müdürlüğünde çalıştıktan sonra 2014 yılında Emlak sektörüne Giriş yaptı. Patentini aldığı İndex Real Estate Şirketini kurdu 11 yıldır emlak sektöründe bir çok projede çalıştı. İndex Ekibi olarak Türk ve Yabancı müşterilerimize sektörün dinamiklerini takip ederek hizmet vermekteyiz.