Dünya üzerinde bir eşi daha yok! Atatürk Müzesi, obsidiyen taşlarıyla yapılan dünyadaki tek bina

Diyarbakır’ın Sur ilçesinde bulunan ve 1973’ten bu yana Atatürk Müzesi olarak kullanılan bina, mimari özelliğiyle dünyada eşsiz bir yapıya sahip. Alt katı bazalt taşından, üst katı ise obsidiyen taşlarıyla yapılan bina, obsidiyenle inşa edilen dünyadaki tek yapı olarak öne çıkıyor.

1902’de Osmanlı döneminde bazalt taşından inşa edilen bina, 1917’de Diyarbakır’a 2’nci Ordu Müfettişi olarak gelen Mustafa Kemal Atatürk tarafından karargâh olarak kullanıldı. Ruslarla yürütülen savaş sürecinde burada görev yapan Atatürk, 1937’de demir yolu açılışı için kente geldiğinde de aynı binada kaldı.

1940’lı yıllarda yapılan ikinci katıyla eşsiz bir görünüme kavuşan bina, obsidiyen taşlarıyla inşa edildi. Normalde mimaride taşıyıcı özelliği olmadığı için kullanılmayan bu volkanik cam taşları, burada estetik amaçla tercih edildi. En yakın obsidiyen yataklarının Bingöl Solhan’da bulunduğu biliniyor. Güneşin doğuşu ve batışında parlayan taşlar, binaya farklı bir ihtişam katıyor.

Müze Müdür Vekili Müjdat Gizligöl, “Obsidiyen taşlarıyla yapılmış dünyadaki tek binadır. Güneş ışığında büyük bir parlaklık oluşuyor. Bu nedenle uzaktan bile fark edilebiliyor. Bugün müzede Atatürk’ün Diyarbakır’da geçirdiği dönemlere ait görseller, videolar, balmumu heykel ve savaş yıllarına ait malzemeler sergileniyor” dedi.

Alt katı serin tutmasıyla bilinen bazalt taşlarından, üst katı ise obsidiyen taşlarının ışıltısıyla dikkat çeken yapı, hem mimarisi hem de tarihi önemiyle ziyaretçilerin yoğun ilgisini görüyor. Atatürk’ün kaldığı odanın döneme uygun şekilde düzenlendiği müze, Diyarbakır’ın en dikkat çekici kültürel değerleri arasında yer alıyor.