84 YIL SONRA İLK DEFA OLUYOR: ETKİLERİ İSE ÇOK BÜYÜK! Dinçer Güner'den eğitimden siyasete, teknolojiden sağlığa önemli uyarılar
Dinçer Güner'den burçlar alemini ve yeryüzünü etkileyecek önemli açıklamalar geldi. Güner, olaylar silsilesini teker teker açıkladı. Peki bu süreçte bizi ve dünyayı ne gibi olaylar bekliyor?
113
"84 YIL SONRA İLK DEFA URANÜS’ÜN İKİZLER BURCUNDAKİ YENİ SEYAHATİ
Uranüs gezegeni 2018 senesinden beridir Boğa burcunda seyahat ediyor. 7 Temmuz 2025 tarihinde ise İkizler burcuna geçiş yapacak. Fakat bu seyahati 8 Kasım 2025’e kadar seyahat edecek.
2026 senesinde Uranüs ikizlere geçiş yaparak 2032 yılına kadar seyahat edecek. Önce dünya astrolojisinde Uranüs nedir? Bunu açıklayarak başlayalım. Uranüs, mevcut düzeni bozmak ve yeni bir şey getirmekle ilgilidir.
Devrimci fikirler, radikal değişiklikler ve statükoya karşı çıkış Uranüs’ün etkisi altındadır. Bireysel özgürlüğü ve bağımsızlığı temsil eder. Kısıtlayıcı geleneklere ve sınırlara başkaldırma arzusu bu gezegenin etkisiyle ortaya çıkar.
Ani, beklenmedik ve şok edici olaylarla ilişkilendirilir. Bu gezegenin etkisi altında, planlanmamış ve öngörülemeyen gelişmeler yaşanabilir. Teknoloji, bilim ve yenilikçi buluşlarla da ilişkilidir.
Bilimsel keşifler, yeni teknolojik gelişmeler ve modernizasyon Uranüs’ün yönetimindedir. Toplumsal değişim ve reformlarla da bağlantılıdır. Eşitlik, insan hakları, sosyal adalet gibi konularda mücadele, Uranüs’ün enerjisiyle desteklenir.
213
Nitekim Uranüs’ün önceki İkizler döngülerine baktığımızda (1941–1949), dünya çapında savaşlar, teknolojik atılımlar ve toplumsal değişimler dikkat çekmektedir. 1940’larda II. Dünya Savaşı). Bu tarihler aynı zamanda iletişim ve ulaşımda devrimler, ekonomik yapılanmalar ve toplumsal değerlerde değişimler getirmiştir.
Ekonomik Etkiler
1941–1949 Uranüs-İkizler transitinde ise II. Dünya Savaşı’nın yarattığı seferberlik ekonomisi ve sonrasında kurulan yeni finansal düzen dikkat çekicidir. Savaşın sonuyla birlikte ABD dünyanın en güçlü ekonomik aktörü haline gelmiş; küresel para sistemini düzenleyen Bretton Woods anlaşmaları imzalanmış, Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası gibi kurumlar kurulmuştur.
Harap durumda olan Avrupa ekonomilerini ayağa kaldırmak ve komünizmin etkisini sınırlandırmak için Marshall Planı devreye sokulmuştur. Bu esnada dünya iki bloklu bir düzene geçerken, Doğu ve Batı arasındaki ekonomik yarış başlamıştır. Örneğin Almanya’nın doğusu ve batısı arasında siyasi olduğu kadar iktisadi bir bölünme yaşanmış; bir yanda Sovyet etkisinde planlı ekonomi, diğer yanda Batı’nın piyasa ekonomisi şekillenmiştir.
1940’ların ikinci yarısında tüketim toplumunun temelleri atılmış; ABD’de savaştan dönen askerlerin GI Bill yasası sayesinde eğitim alıp beyaz yakalı işgücüne katılması, orta sınıfın ve tüketimin hızla büyümesine katkı sağlamıştır.
Bu dönemde kitlesel üretim teknikleri gelişmiş, savaş teknolojileri sivil kullanıma uyarlanarak yeni endüstriler doğmuştur. 2025–2032 döneminde Uranüs’ün İkizler transitiyle ekonomi alanında yine ciddi değişimler beklenmektedir. Bu süreçte ekonomide merkezî yapıların sarsılabileceğini ve daha Merkeziyetsiz sistemlerin önem kazanabilir.
313
Bununla birlikte, bilgi ve veri yeni dönemde en değerli ekonomik kaynaklar haline gelebilir. Bu kavram, ekonominin maddi üretimden ziyade dijital bilgi üretimi, veri alışverişi ve yapay zekâ destekli inovasyonlar etrafında döneceğini anlatıyor.
Örneğin büyük teknoloji şirketlerinin ve start-up girişimlerinin ekonomik ağırlığı artarken, kripto paralar ve dijital varlıklar da finansal sistemde daha yaygın kabul görebilir. Nitekim bu dönemde kripto para, dijital yatırım ve freelance çalışma gibi modellerin cazibesi artacaktır.
Vergi sistemleri ve kamu maliyesi de bu yeni trendlere uyum sağlamak için değişebilir; toplumsal refahı korumak adına dijital ekonomi üzerinde yeni düzenlemeler gündeme gelebilir. Kimi dönemlerde kaynak kıtlığı ve tedarik sorunları yaşanması mümkün görülüyor – özellikle de ileri teknoloji için kritik olan lityum gibi hammaddelerin sınırlı oluşu, teknolojiye bağlı ekonomilerde kırılganlık yaratabilir.
Uranüs İkizler döneminde yenilenebilir ve alternatif enerji atılımları hızlanabilir. Pluto’nun da aynı dönemde Kova burcunda ilerlemesiyle, fosil yakıtlara dayalı ekonomik yapının çözülmeye başlaması ve yerine daha sürdürülebilir, dağıtık enerji üretim ve dağıtım ağlarının kurulması olasıdır.
Örneğin, bilim insanları uzun zamandır üzerinde çalıştıkları füzyon enerjisinde veya pil teknolojilerinde devrim niteliğinde bir buluş gerçekleştirirse, bu buluş ekonomi ve enerji dengelerini tamamen değiştirebilir. Uranüs’ün 2025 sonrası İkizler yolculuğu ekonomik alanda belirsizliklerle birlikte yenilikleri de getirecek; eski finansal düzensarsılırken bilgiye ve teknolojiye dayalı yepyeni bir ekonomik düzen filizlenebilir.
413
Teknolojik Etkiler
Teknoloji alanı, Uranüs’ün İkizler burcundaki transitiyle en belirgin atılımların yaşandığı temalardan biridir. Tarihsel döngüler, bu yedi yıllık periyotlarda iletişim ve ulaşım teknolojilerinde adeta sıçramalar olduğunu gösteriyor.
1941–1949 Uranüs-İkizler transiti, insanlık tarihinin en büyük teknolojik sıçramalarından birine sahne olmuştur. II. Dünya Savaşı’nın zorlu koşulları, bilim ve teknolojide inanılmaz bir Ar-Ge hamlesini tetikledi.
Savaş yıllarında tarihin ilk elektronik dijital bilgisayarlarıgeliştirildi; 1943’te İngiltere’de Colossus ile kriptoloji alanında devrim yapıldı, 1945’te ABD’de genel amaçlı ilk elektronik bilgisayar ENIAC çalışmaya başladı.
Aynı dönemde nükleer fizik alanındaki çalışmalar sonuç verdi: Aralık 1942’de Chicago’da ilk kontrollü nükleer zincirleme reaksiyon gerçekleştirildi ve 1945’te atom bombası yapılarak savaşın sonunda Hiroşima ve Nagazaki şehirlerinde kullanıldı.
Savaş biter bitmez teknolojik atılımlar durmadı; aksine yeni bir çağın eşiğine gelindi. Uzay çağı fiilen bu Uranüs-İkizler sürecinde başlamıştır. 1944’te Nazi Almanyası’nın V-2 roketi atmosferin sınırına ulaşarak ilk insan yapımı nesne olarak uzaya adım attı. Hemen sonra, 1946’da ABD’de Project Diana kapsamında radyo dalgaları Ay yüzeyinden sektirilerek Dünya’ya geri alındı – bu, gezegenimiz ile Ay arasında doğrudan bir iletişim kurulabileceğini gösteren ilk deneydi. 1947’de yaşandığı iddia edilen Roswell UFO olayı, her ne kadar tartışmalı olsa da, uzaylı yaşamı ve evrende yalnız olup olmadığımız sorusunu popüler kültüre soktu.
Keza yine 1947’de transistör icat edildi ve elektronik çağın kapılarını araladı; bu küçük yarı iletken aygıt, ilerleyen on yıllarda bilgisayarların ve dijital devrimin temelini oluşturacaktı. 1947 aynı zamanda Bell X-1 uçağı ile ilk kez ses duvarının aşılmasıyla sesten hızlı uçuş teknolojisinin doğduğu yıl oldu. 1946’da dünyanın ilk mobil telefon servisi ABD’de denendi ve telsiz telefonlarla iletişimde yeni bir dönem başladı. Manyetik teyp kayıt cihazları ve uzun çalar plaklar da 1940’larda geliştirilerek bilgi ve müzik depolama/tasarımında yenilikler getirdi.
513
2025–2032 transitinde teknolojik gelişmelerin benzer bir ivmeyle sürmesi ve hatta yepyeni alanlara yayılması beklenir. Günümüzde halihazırda başlamış olan dijital devrim, Uranüs İkizler etkisiyle ikinci bir sıçrama yaşayabilir. Uranüs yeniden İkizlere girdiğinde iletişim, telefonlar, bilgi işlem, yapay zekâ, algoritmalar ile ulaşım ve uzay teknolojilerinde çarpıcı atılımlar görmenin muhtemel olduğunu belirtiyor.
1940’lardan bu yana gördüğümüz hızlı teknolojik ilerlemelerin adeta devam filmi karşımıza çıkabilir: Özellikle yapay zekâ, makine öğrenmesi ve sinir ağlarıgündelik hayatın her alanını dönüştürecek şekilde gelişeceğe benziyor.
Önümüzdeki yedi yıl içinde bugün bilim kurgu sayılan pek çok fikir gerçeğe dönüşebilir. Uçan arabalar, ışık hızında yolculuk projeleri veya insan beyninin doğrudan bilgisayarlara bağlanması gibi kavramların bu dönemde ciddi biçimde gündeme gelebileceğini savunuyor.
Önümüzdeki yıllarda dijital dünya ile fiziksel dünya arasındaki çizgi giderek bulanıklaşabilir; metaverse evrenleri, sanal topluluklar ve dijital kimlikler sosyalleşmenin yeni normları haline gelebilir.
İnsanlar işlerini, eğitimlerini ve sosyalleşmelerini sanal platformlar üzerinden yapmaya daha da alışacaklar. Bu süreçte her bireyin bir avatarı, dijital bir temsilcisi olabilir ve küresel etkileşim bu avatarlar üzerinden gerçekleşebilir. İletişim teknolojilerinde de yeni bir patlama söz konusu:
613
Teknolojik gelişmelerin hızlanmasıyla beraber, bu alandaki risk ve meydan okumalar da artacaktır. Uranüs değişim getirirken, gölge yönüyle kaos ve kopuşu da tetikleyebilir. Özellikle İkizlerin bilgiyle ilgili temaları düşünüldüğünde, siber güvenlik, bilgi kirliliği ve mahremiyet konuları büyük sınavlar verebilir. (deepfake) ve siber saldırılarla istila etme tehlikesine dikkat çekiyor; bilgisayar virüsleri, hacker’lar ve dijital sabotajlar zayıf noktaları hedef alabilir.
Bu dönemde ulusal güvenlik anlayışı da değişebilir. Kuantum bilgisayarlar hayatımızın önemli bir parçası haline gelebilir...Dünya genelinde bir dijital silahlanma yarışı görülebilir. Eğitim tamamen dijitalleşmeye doğru gidebilir ve online eğitimler daha değerli bir hale gelebilir.
Siyasi Etkiler
Uranüs’ün İkizler transitleri dünya siyasi tarihinde çalkantılı fakat dönüştürücü süreçlerle örtüşmektedir. İkizler burcunun çift karakterli doğası, bu dönemlerde siyasi arenada kutuplaşmaları ve ayrılıkları tetikleyebilmiştir. Ancak aynı zamanda eski düzenlerin yıkılıp yeni dengelerin kurulmasına, diplomatik devrimlere de zemin hazırlamıştır. 1941–1949 Uranüs-İkizler transitinde ise siyasi gelişmeler dünya tarihinin en kritik sayfalarını oluşturmuştur.
Bu dönem, II. Dünya Savaşı’nın en sıcak yıllarını ve akabinde Soğuk Savaş’ın başlangıcını kapsamaktadır. Uranüs Ağustos 1941’de İkizlere girdiğinde Nazi Almanyası Sovyetler Birliği’ne saldırmış (Barbarossa Harekâtı) ve aynı yıl Japonya’nın Pearl Harbor saldırısıyla ABD savaşa dâhil olmuştur.
Nihayet 1945’te Avrupa’da ve Pasifik’te ardı ardına zaferler kazanılmış; Uranüs’ün İkizler burcunda olduğu 8 Mayıs 1945’te Almanya teslim olmuş, aynı yılın Ağustos ayında iki atom bombası Japonya’yı teslim olmaya zorlamış ve Eylül 1945’te II. Dünya Savaşı resmen sona ermiştir. Savaşın bitimi, siyasi dengelerde yeni bir dönemin başlangıcı oldu.
1945’te 50 ülke bir araya gelerek Birleşmiş Milletler(BM) örgütünü kurdular. Bu adım, Uranüs İkizlerin işbirliği ve “kolektif akıl” yönünün bir yansımasıydı; amacı dünya barışını korumak olan BM, küresel diplomasinin merkezine yerleşti.
Ne var ki aynı dönemde dünyada birlikten ziyade ikilik hakim olmaya başladı. Winston Churchill Mart 1946’da ünlü “Demir Perde” konuşmasını yaparak Avrupa’nın ideolojik olarak iki kampa ayrıldığını ilan etti.
713
1947’de ABD Başkanı Truman’ın doktrini, Sovyet yayılmacılığına karşı ABD’nin aktif rol alacağını duyurdu. Böylece Uranüs hâlâ İkizlerdeyken Soğuk Savaş fiilen başlamış oldu. 1948’de Sovyetler Birliği’nin Batı Berlin’i ablukaya alması ve Batılı müttefiklerin hava köprüsüyle karşılık vermesi, eski müttefikleri iki düşman kampa dönüştürdü.
1949’da Uranüs’ün İkizler burcundan çıkmasına yakın, Batı Bloğu kendi savunma paktı olan NATO’yu kurdu, Sovyetler ilk atom bombası denemesini yaptı ve Mao önderliğinde Çin’de komünistler iktidarı ele geçirdi.
Dünya, Uranüs’ün bu transiti biterken ikizler misali iki süper gücün (ABD ve SSCB) başını çektiği Doğu ve Batı bloklarına ayrılmış durumdaydı. İkizler burcunun bölünme teması, somut bir coğrafi ve ideolojik bölünme olarak tezahür etmişti.
Bu yıllarda öne çıkan bir diğer siyasi tema, istihbarat ve bilgi savaşı olmuştur. Soğuk Savaş’ın başlamasıyla beraber süper güçler sadece askeri alanda değil, propaganda ve casusluk alanlarında da mücadeleye giriştiler.
1947’de ABD’de CIA (Merkezi İstihbarat Teşkilatı) kurulmuş, ardından. Bilgi akışı ve iletişim, birer silah olarak görülmeye başlanmış; radyo yayınları, broşürler ve propaganda filmleriyle karşı tarafın ideolojisini çürütme çabaları Uranüs İkizlerin bilgi paylaşımı konseptine karanlık bir boyut katmıştır.
Öte yandan, aynı dönem anti-sömürgeci siyasi hareketlerin de yükseldiği zamanlardır. Örneğin Uranüs İkizler etkisi sürerken 1947’de Hindistan bağımsızlığını kazandı ve Pakistan ile ikiye bölündü.
Benzer şekilde birçok Orta Doğu ve Asya ülkesi 1940’ların sonunda koloniyal yönetimlerden kurtularak peş peşe bağımsızlıklarını ilan etmeye başladılar (İsrail’in kuruluşu 1948, Çin’de yeni rejim 1949, Endonezya 1949 v.b.). Yani Uranüs’ün bu döngüsü, imparatorlukların çözülüp ulus devletlerin doğduğu küresel bir yeniden yapılanma süreciyle de çakışmıştır.
813
2025–2032 Uranüs-İkizler transitinde dünya siyasetinin bir kez daha kritik bir dönemeçten geçmesi muhtemeldir. Tarihsel örnekler, Uranüs İkizler dönemlerinde büyük savaşlar veya çatışmalar görülebildiğine işaret ettiğinden. Özellikle kutupsallaşma ve bloklaşma eğilimlerinin artması mümkündür.
Nasıl ki 1940’larda dünya iki süper güç ekseninde bölündüyse, 2020’lerin sonlarında da büyük güçler arası rekabet yeni bir zirve noktasına ulaşabilir. Mevcut jeopolitik durumda ABD ile Çin arasındaki stratejik çekişme ve Rusya’nın agresif hamleleri (örneğin Ukrayna krizi) zaten bir Yeni Soğuk Savaş tartışması başlatmış durumda.
Uranüs İkizler transiti bu rekabeti kızıştırabilir veya net bir bloklaşmaya evriltebilir. Uranüs İkizlerin ifade özgürlüğü ve iletişim temaları, medya ve siyaset ilişkisinide yeniden şekillendirebilir.
2025 sonrasında dünyada sosyal medya, büyük teknolojik platformlar ve geleneksel medya üzerindeki denetim mücadelesi artacaktır. Deepfake ile beraber belki dünyada kimi siyasetçi aslında hiç söylemediği, ifade etmediği konuşmalar, açıklamalar dünyayı sarsabilir bu teknolojilerle.
913
Toplumsal Etkiler
1941–1949 Uranüs-İkizler transiti, insanlığın toplumsal bilincinde derin izler bırakmıştır. II. Dünya Savaşı’nın korkunç yıkımı, toplumlara özgürlüğün ve insan haklarının kıymetini acı bir şekilde öğretmiştir.
Savaş biter bitmez dünya genelinde “bir daha asla söylemiyle büyük bir yeniden yapılanma ve iyileşme süreci başladı. Toplumlar, barışın kalıcı olması ve geçmişin hatalarının tekrarlanmaması için uluslararası işbirliği ve hukuki önlemler talep ettiler.
1945’te kurulan Birleşmiş Milletler, yalnız diplomatik bir oluşum değil, aynı zamanda insanlık ailesinin ortak vicdanı olmayı hedefliyordu. Bunu takip eden adımlardan biri, Nürnberg Mahkemeleri oldu (Kasım 1945’te başladı) – insanlık tarihinde ilk kez savaş suçları ve soykırım yargılandı, “insanlığa karşı suç” kavramı tanımlandı.
Bu, Uranüs İkizlerin getirdiği evrensel adalet arayışının somut bir göstergesiydi. Ardından Aralık 1948’de BM Genel Kurulu İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni ilan etti. Bireyin doğuştan sahip olduğu hakların evrensel bir bildirge ile korunmaya alınması, özgürlük, eşitlik ve insan onuru kavramlarının tüm dünyada yüceltilmesi anlamına geliyordu.
1013
Aynı yıllarda sömürgecilik karşıtı toplumsal hareketler de güç kazandı. Hindistan’da Mahatma Gandi öncülüğündeki sivil itaatsizlik eylemleri ve “Quit India” (Hindistan’ı terk et) kampanyası 1942’de doruğa ulaştı; Uranüs İkizler etkisi altındaki bu kitlesel direniş sonucunda Hindistan halkı 200 yıllık İngiliz yönetimini 1947’de sona erdirmeyi başardı.
Bu, kolonileşmiş diğer toplumlara da ilham verdi ve 1950’ler-60’lar boyunca dalga dalga gelen bağımsızlık hareketlerinin yolunu açtı. Toplumsal alanda bir diğer değişim, II. Dünya Savaşı süresince kadınların ve azınlıkların artan rolüydü. Savaş nedeniyle erkek nüfusun cephede olması, birçok ülkede kadınları işgücüne ve kamusal hayata hiç olmadığı kadar dahil etti.
ABD ve Avrupa’da kadınlar fabrikalarda, bürolarda çalışarak ekonomiyi omuzladı; bu deneyim, savaş sonrasında kadınların toplumdaki statüsünü kalıcı olarak değiştirdi. Nitekim Fransa gibi ülkelerde savaş bittikten hemen sonra (1944) kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanındı – bu da Uranüs İkizler sürecinin getirdiği eşitlikçi rüzgârın bir sonucuydu.
1113
2025–2032 döneminde Uranüs’ün İkizler burcundaki etkisiyle toplumsal alanda önemli dönüşümlerin devam etmesi beklenir. Sosyal adalet, insan hakları, eşitlik ve özgürlük söylemleri çok daha güçlenecek. Dünyanın birçok yerinde insanlar seslerini duyurmak için teknolojinin de yardımıyla kolektif hareketler oluşturabilir.
İnternet ve sosyal medyanın küresel etkisi, farklı coğrafyalardaki bireyleri anında bir araya getirebildiği için, bir ülkedeki haksızlık başka ülkelerde de anında karşılık bulup desteklenebiliyor. Uranüs İkizler döneminde bu tarz küresel dayanışma örneklerini daha sık görebiliriz.
Örneğin iklim krizi, kadın hakları veya gelir eşitsizliği gibi evrensel sorunlarda sınırları aşan toplumsal kampanyalar, grevler, protestolar mümkün. Uranüs'ün İkizler burcundaki son geçişi 1941'den 1949'a kadar sürmüş, bu dönem İkinci Dünya Savaşı ve onun hemen sonrasıyla eşanlamlı olmuştur.
Bundan önce, Uranüs 1858'den 1866'ya kadar İkizler burcunda bulunmuş ve Amerikan İç Savaşı ile çakışmıştır; daha da öncesinde ise 1774'ten 1782'ye kadar Amerikan Bağımsızlık Savaşı sırasında bu burçta yer almıştır. Amerika yine büyük bir savaşın ortasında bulabilir kendini. Doğruya karşı yanlış? Gerçeğe karşı sahte? Gerçeğe karşı yapay?" gibi geleneksel ikiliklerin bulanıklaşmasına doğrudan yol açar ve tek, nesnel bir gerçeğin oluşturulmasını inanılmaz derecede zorlaştırır. Bu ortam, bilgi savaşı ve "iletişimde gerçeği bulma mücadelesi" gündeme gelebilir.
Dijital alanda coğrafi sınırlar giderek önemsiz hale gelecek, daha önce yeterince hizmet alamayan bölgelerdeki bireylerin en gelişmiş şehir merkezlerindekilerle aynı kalitede eğitim kaynaklarına erişmesini sağlayacaktır. Yapay zeka sistemleri, dil engellerini, ekonomik sınırlamaları veya kültürel farklılıkları aşarak Karayolu seyahatinin ötesinde, hava yolculuğunda önemli yenilikler ve insanlığı uzayın en uzak noktalarına doğru iten çığır açan keşifler beklenmektedir.
1213
Elektrikli ve hidrojen yakıtlı araçların yanı sıra, uçan arabalar dönemi başlıyor diyebiliriz. Hızlı taşımacılık sistemleri, özellikle Elon Musk gibi girişimcilerin önerdiği Hyperloop projeleri hayata geçebilir. Aynı zamanda, uzay turizmi daha erişilebilir hale gelebilir ve daha fazla insan uzaya seyahat edebilir.
Eğitim alanında büyük değişiklikler olabilir. Online eğitim, karma gerçeklik (MR) sınıfları ve yapay zeka destekli öğrenme yöntemleri bu dönemde yaygınlaşabilir. Dil öğreniminde büyük kolaylıklar sağlayacak çeviri teknolojilerinin gelişmesi beklenebilir. Anlık çeviri cihazları ve yazılımlar, farklı dillerdeki insanların daha kolay iletişim kurmasını sağlayabilir.
Yeni medya türleri, etkileşimli içerik ve sanal topluluklar önem kazanabilir. Ayrıca, holografik iletişim ve yeni nesil medya deneyimleri popüler hale gelebilir. Küresel göç dinamiklerinde değişiklikler olabilir. İnsanların daha sık yer değiştirmesi, sınırların esnekleşmesi söz konusu olabilir. Ama diğer yandan büyük bir göç krizine de hazırlıklı olmamız gerek. Uzaktan çalışma, serbest çalışma ve esnek çalışma saatleri daha yaygın hale gelebilir.
1313
Yeni dijital birlikler kurulabilir. Her Uranüs ikizler burcunda iken hep birlikler kurulmuş çünkü. bu seferki de teknolojik/ dijital birlikler olabilir. İkizler el-parmak ile ilgilidir. Belki daha saydam teknolojiler filmlerde gördüğümüz havada asılı duran şeffaf ekranlarla işlemler yapılabilir.