Euro/TL yükseliyor, ÖTV matrahları güncelleniyor! Otomobil almanın tam zamanı mı?

Euro/TL’deki yükseliş ve ÖTV matrah güncellemeleri, otomobil piyasasında fiyat baskısını artırdı. Uzmanlar, bazı modellerin bir üst vergi diliminin sınırına dayandığını belirtiyor. Küçük bir fiyat artışı, araçların anahtar teslim fiyatında yüz binlerce liraya varan farklar yaratabiliyor.

Döviz kurlarındaki her oynama ve küçük fiyat değişiklikleri, bazı araçların bir üst vergi dilimine geçmesine yol açabiliyor. Bu durum, araçların satış fiyatına binlerce liraya kadar yansıyor.

“1 LİRALIK ARTIŞ BİLE…”

EBS Danışmanlık Genel Müdürü Erol Şahin, bazı modellerin bir üst ÖTV diliminin sınırına geldiğini ifade ederek, "1 liralık artış bile yüzde 5 ila yüzde 10 arasında vergi farkına neden olabiliyor. Bu da aracın satış fiyatına 150–200 bin lira civarında yansıyabiliyor." dedi.

Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bazı modeller bir üst dilime dayandı. Vergisiz fiyat küçük bir oranda bile artsa, araç bir üst vergi oranına geçiyor. Bu da toplam fiyatı ciddi biçimde etkiliyor."

Fiyat artışlarının markadan markaya değiştiğini vurgulayan Şahin, "Stok durumuna göre fiyat güncellemeleri aynı ay içinde yapılabiliyor." ifadelerini kullandı.

Cardata Genel Müdürü Hüsamettin Yalçın da son dönemdeki ÖTV düzenlemesinin özellikle orta sınıf modellerde fiyatları yukarı taşıdığını söyleyerek şunları aktardı:

"Temmuz ayında yapılan düzenleme ile bazı segmentlerde taban oranlar yükseldi, dilim geçişleri yeniden tanımlandı. Artık birçok model bir üst vergi diliminin hemen altında konumlanıyor. Dolayısıyla markalar fiyat, opsiyon ve donanım seviyelerini buna göre belirliyor."

“DONANIM VE AKSESUAR DESTEĞİYLE DENGE KURMAYA ÇALIŞIYOR”

Kurdaki küçük dalgalanmaların bile bazı modelleri üst dilime taşıyabileceğini belirten Yalçın, şunları söyledi:

"Eğer bir model zaten sınırda ise, kurdaki artıştan kaynaklanan küçük bir fark bile aracı yüzde 80’lik dilimden yüzde 150’ye çıkarabiliyor. Bu, toplam fiyatı yüz binlerce lira artırabiliyor. Bu nedenle markalar son dönemde fiyat artışını doğrudan yansıtmak yerine donanım veya aksesuar desteğiyle denge kurmaya çalışıyor."

“0 FAİZLİ KREDİ VEYA TAKAS DESTEĞİYLE MÜŞTERİYİ CEZBETMEYE ÇALIŞIYOR”

Yalçın, otomotiv sektöründe yılın son çeyreğinin kampanya dönemi olduğunu ancak bu yıl tablonun daha temkinli olduğunu şöyle vurguladı:

"Yerli üretim ya da Avrupa menşeli modellerde daha cazip fırsatlar sunulurken, ithal ve vergi yükü artan modellerde kampanyalar daha sınırlı. Bazı markalar fiyat indirimi yerine 0 faizli kredi veya takas desteğiyle müşteriyi cezbetmeye çalışıyor."

Şu anda piyasada 10’un üzerinde markanın 0 faiz kampanyası yürüttüğünü aktaran Yalçın, yıl sonuna doğru stok baskısı olan modellerde kampanyaların artabileceğini belirtti. Otomobil almak isteyen tüketicilere mevcut fırsatları değerlendirmelerini önerdi.

“ŞİMDİ ALMAK’ GENELLİKLE DAHA AVANTAJLI”

Yalçın ayrıca, yıl sonuna doğru yeni kampanyaların olabileceğini ancak kurdaki olası artış ve vergi dilimi geçişlerinin bu avantajı sınırlayabileceğini belirterek, "Özellikle ithal ve yüksek donanımlı modellerde ‘şimdi almak’ genellikle daha avantajlı." ifadelerini kullandı.

Yerli üretim ve düşük dilimli modellerde fiyat baskısının sınırlı kalacağını ifade eden Yalçın, "Alım kararı kişisel ihtiyaca göre şekillenebilir ama piyasa yıl sonuna kadar hareketli kalacak." dedi.

Yeni yılda kapsamlı bir değişiklik olma olasılığının düşük olduğunu vurgulayan Yalçın, ekonomi yönetiminin fiyat dengesini korumak için matrah güncellemelerini gündemde tutabileceğini söyledi.

“2026’DA FİYATLAR YUKARI YÖNLÜ SEYREDEBİLİR”

EBS Danışmanlık Genel Müdürü Erol Şahin, "Kur artışı ve vergi düzenlemeleri devam ederse 2026’da fiyatlar yukarı yönlü seyredebilir." değerlendirmesinde bulundu.

Yalçın da benzer bir tablo çizerek, "2025’in son çeyreğinde fiyatların yatay seyretmesini, 2026 itibarıyla ise kademeli artışların devam etmesini bekliyoruz." dedi.

Otomobil Haberleri