TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, TBMM'de kurulan "Millî Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu"nun bugünkü toplantısının açılış konuşmasını yaptı. Kurtulmuş, Komisyon'un üstlendiği misyon ve görev itibarıyla tarihi bir sorumluluğu millet adına üzerine almış olan bir komisyon olduğunu vurguladı.
Kurtulmuş'un açıklamalarından satır başları şu şekilde;
Komisyon çalışmaları fevkalade başarılı bir süreç şeklinde yürümektedir. Ümit ederim ki son güne kadar da böyle devam edecektir. Her şeyden evvel, tarihi bir komisyon, üstlendiği misyon itibarıyla, görevi itibarıyla tarihi bir görevi millet adına sorumluluğunu üstüne almış olan bir komisyon; geniş katılımlı, geniş kapsamlı bir müzakere süreci gerçekleştirdi.
130'a yakın sivil toplum kuruluşu ve kanaat önderi, burada bu salonda gelip görüşlerini, sürecin nasıl ilerlemesine ilişkin fikirlerini, tekliflerini bizlerle paylaştılar. Öncelikle burada görüşlerini ifade eden bütün değerli katılımcılara sizler adına teşekkür ediyorum. Ayrıca bu süreçteki müzakereler sırasında fevkalade büyük bir olgunluk içerisinde herkes birbirini dinledi, birbirinin fikrine karşı saygılı davrandı ve komisyonumuz, esası itibarıyla Türkiye demokrasisi açısından örnek teşkil edecek, demokratik standartları son derece yüksek bir çalışma dönemini gerçekleştirdi. Ayrıca başlangıçta hep birlikte kararlaştırdığımız prensiplerin hepsine uyarak, sonuna kadar uyarak bu süreci yürüttük. Böylece başarılı bir çerçeve ortaya konulmuş oldu. Komisyon, millet adına örgütün silah bırakması ve kendini tasfiye etme sürecinin gereklerini millet adına takip etmek ve siyasi partilerin müşterek fikirleriyle kanaatler oluşturmak bakımından önemli bir görev icra etti ve bundan sonra da icra edecektir. Bu süreçte şunu en başından itibaren söyledik: Burada sadece bir grubun, sadece bir partinin, sadece bir tek siyasi kanadın görüşleri, istekleri, beklentileri şeklinde bir çalışma ortaya konulamıyor.
"İMRALI AÇIKLAMALARI ÖNEMLİ EŞİĞİ AŞTI"
Bu tarihi görevi icra edebilmek komisyonumuzun başlıca önceliklerinden birisiydi. Ve burada da aldığımız kararların şimdiye kadar ittifakla alınmış olması da bu prensibe bağlı kalındığının önemli göstergelerinden birisidir. Ayrıca şunu da biliyoruz ki bu süreçte... Bisiklet metaforu defaatle burada kullanıldı. Bir kere daha söylemek istiyorum: Bu süreçte bir taraf üzerine düşen sorumlulukları yerine getirsin, diğer taraf daha geriden gelsin ya da başka birisi başka şekilde hareket etsin diye düşünülemez. Burada irade ortadadır. İmralı'dan yapılan açıklamalarla örgüt, kendisini tasfiye ettiğini, bütün bileşenlerle birlikte artık örgütsel faaliyetleri sürdürmeyeceği konusundaki açıklamalar, özellikle 26 Ekim tarihinde yapılan açıklamalarla bir ileri safhaya taşınmış ve önemli bir eşik kanaatimce aşılmıştır.
YASAL DÜZENLEME VE ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ DEĞİL, ÇERÇEVE TEKLİFİ
Burada bundan sonraki süreçte de hem örgütün sahadaki varlıklarını tasfiye ettiğinin ülkemizin güvenlik birimleri tarafından tespit ve tescil edilmesiyle birlikte Türkiye Büyük Millet Meclisi bu sürecin gerektirdiği yasal düzenlemeleri yerine getirecektir. Komisyonumuzun bu noktadaki önemli görevi ise tek tek yasa metinlerini hazırlamak değil, genel çerçeveyi teklif ederek Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne göndermektir. Yine başından itibaren komisyonumuzda ortak olarak karar verdiğimiz hususlardan birisi, burası bir anayasa değişiklik komisyonu değildir. Anayasanın değiştirilmesiyle ilgili bu müzakerelerimizin hiçbir safhasında gündem olmamış, konu açılmamıştır. Dolayısıyla komisyon, inşallah bu süreçte, tekraren ifade ediyorum, örgütün kendisini tasfiye ettiği ülkemizin güvenlik birimleri tarafından tespit ve tescil edildikten sonra gerçekleştirilmek üzere yapılacak olan, atılacak olan adımları belirleyen bir çerçeveyi Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu'na sunacaktır. Bu çerçevede şimdiye kadar fevkalade büyük mesafe alındı. Bir kez daha ifade etmek isterim ki Türkiye modeli diyebileceğimiz bu model, inşallah önümüzdeki dönemde başarıyla sonuçlanıp tam manasıyla Türkiye'nin terörsüz bir Türkiye hedefine ulaştığının ortaya çıkmasıyla birlikte, bu model birçok ülkede örnek olarak alınacak ve birçok ülkedeki çatışma çözümleri için ışık tutacaktır.