İstanbul’da barajlardaki doluluk oranları alarm veriyor. Su sağlayan 10 barajda ortalama doluluk oranı yüzde 29,87’ye inerken, Kazandere Barajı’nda tamamen kuruyan yüzey dikkat çekti. Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi’nden Prof. Dr. Lokman Hakan Tecer, “Bundan 10 yıl önce barajların bu aydaki seviyesi yüzde 63’lerdeyken, 2025’te bu oran yüzde 30’a kadar gerilemiş durumda” sözleriyle tehlikeye dikkat çekti.
SU SEVİYESİ KRİTİK SEVİYELERE GERİLEDİ
NKÜ Çorlu Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Lokman Hakan Tecer, yağışların azalması nedeniyle barajlardaki su seviyelerinin yüzde 30 seviyelerine düştüğünü söyledi. Tecer, "Son 10 yıldaki değişim de tamamen yarı yarıya. Bundan 10 yıl önce barajların bu aydaki seviyesi yüzde 63'lerdeyken, 2025'e geldiğimizde bu oran yüzde 30'a kadar gerilemiş durumda. Bu yağışların azalmasından dolayı barajlardaki seviyesinin düştüğünü görüyoruz" dedi.
ÇEKİLEN SU MİKTARI GÜN GEÇTİKÇE ARTIYOR
Çekilen su miktarlarının da gün geçtikçe arttığına dikkat çeken Tecer, "Tabii iklim değişikliğine bağlı olarak sebepleri var muhakkak ama burada bir şeye dikkat çekmek istiyorum. Barajlardaki su seviyesi düşerken, barajlardan çekilen suyun miktarı da her geçen gün artıyor. Son 10 yıllık trende baktığımız zaman, İstanbul'da her sene 620 milyon metreküp daha fazla bir su çekiyoruz barajlardan. 2015 yılından bugüne kadar barajlardan çektiğimiz suyun seviyesi, yüzde 30 artmış durumda. Ama barajların doluluk oranı da aynı dönemde yüzde 20 azalmış durumda. Burada çok derin bir dilemma var. Hem yağışlardaki bir azalma söz konusu iklim değişikliğine bağlı olarak hem de su tüketimimizde ciddi oranda bir artma meydana geliyor ki bu da nüfusun artmasına bağlı olarak" diye konuştu.
'DENİZ SUYU ARITILMASI SÜRDÜRÜLEBİLİR DEĞİL'
Alternatif olarak bazı ülkelerde deniz suyunun arıtıldığını, ancak bunun sürdürülebilir bir çözüm olmadığını kaydeden Prof. Dr. Tecer, "Deniz suyunu arıtarak içme suyu ve kullanmak için kullanmak teknik olarak mümkündür. Bundan bahsedebiliriz ama bu sürdürülebilir bir çözüm değildir. Çünkü deniz suyu tuzlu bir sudur. Bunun arıtılması, içilecek ya da sulama suyu haline getirilecek aşamaya, kaliteye getirilmesi için muazzam bir yatırım maliyeti gerekir, bir de çok ciddi bir işletme maliyeti vardır. Bugün evlerde kullandığımız suyun metreküpünün belki 3-5 katı, belki 10 katı kadar bir maliyet harcamamız gerekir. Bu en son duyacağımız bir çözüm olabilir ancak deniz suyunun arıtılması, tekrar kullanılması günümüz teknolojisiyle sürdürülebilir bir çözüm, bir yaklaşım asla değildir" diye konuştu.
İstanbul'un su ihtiyacını karşılayan 10 barajın doluluk oranları şöyle:
Ömerli: 21,49
Darlık: 44,09
Elmalı: 51,2
Terkos: 36,04
Alibey: 17,66
Büyükçekmece: 33,7
Sazlıdere: 31,51
Istrancalar: 21,05
Kazandere: 2,41
Pabuçdere: 18,11