Gazze Mahkemesi, İsrail’in Gazze’de işlediği savaş suçlarını araştırmak amacıyla kurulan küresel ve bağımsız bir inisiyatif olarak İstanbul’da dört gün süren oturumlarını tamamladı. Mahkeme, 23 Ekim’de İstanbul Üniversitesi Prof. Dr. Cemil Birsel Konferans Salonu’nda ilk toplantısını yaptı. Başkanlığını eski BM Filistin Raportörü Prof. Dr. Richard Falk üstlendi.
AÇLIK VE SAĞLIK HİZMETLERİNİN ENGELLENMESİ
Mahkeme, İsrail’in açlığı silah olarak kullanması, tıbbi bakımın engellenmesi ve zorla yerinden etmenin Gazze’deki toplu cezalandırmanın ve soykırımın araçları olduğunu açıkladı. Bildirgeye göre bu uygulamalar uluslararası insan hakları ve insancıl hukuk normlarını ciddi şekilde ihlal ediyor.
Gazze Mahkemesi, İsrail’in eylemlerini Siyonizm’in üstünlükçü ideolojisine dayanan geniş bir apartheid rejimi içinde Gazze halkına karşı devam eden bir soykırım olarak nitelendirdi. Mahkeme, Filistin halkının maruz kaldığı sistematik ayrımcılık ve hak ihlallerinin kapsamlı bir şekilde ele alınması gerektiğini vurguladı.
BATILI ÜLKELER VE ABD SUÇ ORTAKLIĞIYLA SUÇLANDI
Mahkeme, Batılı hükümetleri, özellikle ABD’yi İsrail’e diplomatik koruma sağlamak, silah ve askeri destek temin etmek, istihbarat paylaşmak ve ekonomik ilişkileri sürdürmek yoluyla soykırımda suç ortaklığı yapmakla suçladı. Bildirge, siyasi, askeri, ekonomik ve ideolojik sorumluluğu olan herkesin uluslararası hukuk çerçevesinde hesap vermesi gerektiğini belirtti.
BM’YE ÇAĞRI VE ULUSLARARASI MEKANİZMALAR
Gazze Mahkemesi, BM Güvenlik Konseyi’nin vetolar nedeniyle tıkandığını hatırlatarak, BM Genel Kurulu’nun Barış için Birleşme Kararı mekanizmasını etkinleştirip Filistin toprakları için koruyucu güç oluşturması çağrısında bulundu. Mahkeme ayrıca uluslararası kurumların Gazze’deki insan hakları ihlallerine karşı daha etkili adımlar atması gerektiğini vurguladı.
SİYONİST YAPILARIN ZAYIFLATILMASI ÖNERİLDİ
Sonuç bildirgesinde Siyonist rejimin güç kaynakları ve destekleyen yapılarının haritalandırılması ve bu yapıları zayıflatacak, izole edecek küresel stratejilerin geliştirilmesi önerildi. Mahkeme, sivil toplum, akademik, kültürel, ekonomik ve teknolojik alanlarda koordineli bir küresel hareketin önemine dikkat çekti.