Fenerbahçe Spor Kulübü'nün 1994-1998 yılları arasında başkanlık koltuğunda oturan iş insanı Ali Şen, yaşadığı rahatsızlıklar nedeniyle yoğun bakıma alındı.
KİMSEYİ TANIMIYOR, KONUŞAMIYOR
Sabah gazetesi yazarı Yavuz Onat, acı haberi köşe yazısında duyurdu. Onat, 86 yaşındaki Şen'in konuşamadığını ve kimseyi tanımadığını dile getirdi. Ali Şen'in oğlu Metin Şen, babasının sağlık durumuna ilişkin "Elimizden ne gelir? Dua etmekten başka" ifadelerini kullanmıştı.
BUGÜN TABURCU OLMASI BEKLENİYOR
Fenerbahçe Spor Kulübü'nün eski başkanlarından Ali Şen, 13 Ağustos'ta enfeksiyondan kaynaklı ateş şikayeti nedeniyle Bodrum'daki özel bir hastaneye kaldırıldı. Konuşamadığı ve kimseyi tanımadığı bilgisi yakınları tarafından aktarılan Şen, tedaviye alındı. Doktorların müdahalesiyle Ali Şen'in durumunu iyiye gittiği, bugün taburcu olmasının beklendiği bildirildi.
"BABAMIN SAĞLIK DURUMU GAYET İYİ"
1981-1983 ve 1994-1998 yılları arasında Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanlığını yapan ve futbol takımını iki kez şampiyonluğa taşıyıp, birçok kupalar kazandıran efsane isimin oğullarından Metin Şen, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda "Babamın sağlık durumu gayet iyi. Tedbiren yoğun bakımdaydı. Bugün hastaneden çıkacağız bir aksilik olmazsa. Endişelenecek bir konu yok" ifadelerini kullandı.
TORUNUNU KAYBETMİŞTİ
Gazeteci Donat ayrıca, Şen'in yaşadığı kayıpların ardından toparlanamadığını dile getirerek, "Ali Şen, 17 yaşındaki torunu Alp Ali'yi kaybetmişti... 19 Mayıs 2014. Günlerce gözyaşları dinmedi. 5 Nisan 2018... Sevgili eşi Bente... Toprağı bol olsun... Onu da kaybedince; Sapasağlam... Koskoca adam... Dağ gibi... Ali Şen... Geriye sayım başladı... Bir türlü toparlanamadı" sözlerini aktardı.
Şen'in yakınları, ünlü ismi hastanede bir an olsun yalnız bırakmazken, oğlu Metin Şen de babasının sağlık durumuna ilişkin olarak, "Elimizden ne gelir? Dua etmekten başka" dedi.
ALİ ŞEN KİMDİR?
Türk spor kamuoyunun unutulmaz figürlerinden biri olan Ali Şen, yalnızca Fenerbahçe Spor Kulübü başkanlığıyla değil, iş hayatı, göç hikâyesi, mücadeleci kişiliği ve renkli yaşamıyla da hafızalara kazınmış bir isim.
Ali Şen, 1939 yılında Yugoslavya dağılmadan önce Kosova’nın Prizren kentinde dünyaya geldi. Babası Hasan Maga, annesi Zehra Hanım’dı. Üç kardeşin en küçüğüydü. Arnavutça başlayan eğitim hayatını Türkçe ve Sırpça ile sürdürdü.
17 yaşında, Yugoslavya’da “asker öncesi eğitim” dersinde Tito’ya bağlılık beklenirken verdiği “Benim vatanım Türkiye ve beni Atatürk’ün ordusu ilgilendiriyor, Yugoslav ordusu değil." cevabı hayatını değiştirdi. Bu sözler üzerine ailesiyle birlikte dört gün içinde Türkiye’ye göç etmek zorunda kaldı. Tüm mal varlıklarını geride bırakan aile, İstanbul Fatih Saraçhane’de zor koşullar altında yeni bir hayata başladı.