Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan kritik açıklama: Kira planlamasını devlet yapacak!

Cumhurbaşkanı Erdoğan AK Parti Ekonomi İşleri Başkanlığı Eğitim Programı'nda açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "Yüzyılın konut projesi adını verdiğimiz bu çalışmayla 81 ilimizde toplam 500 bin sosyal konut inşa edeceğiz. Bundan böyle kira konusunda işin planlamasını devlet yapacak" sözlerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara'da düzenlenen AK Parti Ekonomi İşleri Başkanlığı Eğitim Programı'nda konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından önemli satır başları:

Ak Parti Ekonomi İşleri Başkanlığımızın kıymetli mensupları çok değerli yol ve dava arkadaşlarım hanımefendiler beyefendiler sizlerin kalbi duygularımla muhabbetle selamlıyor. Ankara dışından toplantımızı teşrif eden kardeşlerime hoş geldiniz diyorum

Yılın tamamında sanayicilerimizden ticaret erbabımıza çiftçilerimizden gençlerimize kadar herkesin tüm vatandaşlarımızın nabzını tutuyoruz 24 yıldır daima milletin rehberliğinde yürüyen, milletle aynı ufka bakan milletin rotasından hiç çıkmayan bir siyasi hareket olarak Ekonomi İşleri Başkanlığımızın rolünü bu bakımdan çok önemli buluyorum.

FARKLI FİKİRLERİ CAN KULAĞIYLA DİNLEDİK

Bizim prensibimiz 24 yıldır hiç değişmemiştir. Değerli kardeşlerim milletle inatlaşma olmaz milletin rızası hilafına iş yapılmaz. Bugüne kadar ne yaptıysak hep bu hassasiyetle yaptık. Başkaları gibi yukarıdan aşağıya doğru dikte eden değil her kademede istişare eden farklı fikirleri can kulağıyla dinleyen bir yaklaşımla hareket ettik. İnşallah bundan sonra da aynı çizgide siyaset yapmaya devam edeceğiz.

Küresel ekonomi koronavirüs salgını ile yaşadığı şokun etkilerini halen atlatmadı. Ticaret zincirinin kırılan halkaların henüz tam manasıyla onarmadı. Dünyada bir ara son 60 - 70 yılı zirvelerini gören enflasyon ile üretim ve istihdam meselesi bir çok ülkenin başını arıtma devam ediyor. Batılı ülkeler dahil pek çok yerde enflasyonun endişe kaynağı olmaktan çıktığını söyleyemeyiz. Nitekim bunun işaretlerini yapılan açıklamalarda yakinen görüyoruz. Enflasyonla mücadelede belli bir aşama kaydeden ülkeler dahi tedbiri temkinli ve teyakkuz halini elden bırakmıyor tabii bir de buna bizim coğrafyamızda yaşanan sıcak çatışmaları eklemek gerekir.

ABD-ÇİN GERİLİMİ

Aynı şekilde Amerika ile Çin arasında son günlerde tekrar kızışan tarife gerilimi de küresel ekonomi üzerinde ilave bir baskı oluşturuyor. Türkiye olarak işte böyle bir atmosferde hem ülkemizi çatışmalardan uzak tutmaya hem 6 Şubat felaketinin yaralarını sarmaya hem de ekonomide belirlediğimiz hedeflere ulaşmaya çalışıyoruz.

SOYKIRIMI DURDURMAK İÇİN ÖNEMLİ BİR ADIM ATTIK

Dün bölgemizin son iki yıldır kanayan en büyük yarası olan Gazze soykırımını durdurma noktasında önemli bir adım attık. Liderlerle Sharm El Şeyh'te güçlü bir irade ortaya koyduk. Amerikan başkanı Sayın Trump Mısır Cumhurbaşkanı Sayın Sisi, Katar Emiri Şeyh Temim ile birlikte imzaladığımız dörtlü deklarasyon bölgemizde kalıcı barışa giden yolda yeni 1 km taşı olmasını ümit ediyorum.

Bugün Gazze'de burukta olsa çocukların yüzleri gülüyor. Anneler iki yıl sonra çocuklarını yukarıdan bomba yağar korkusu olmadan sokağa gönderebiliyor. Sadece bunları görebilmek bile bizim için bahtiyarlıktır. Gazze'de ateşkesin sağlanmasını çok kıymetli buluyoruz. Şimdi hep beraber Filistin'in yaralarını sarmalı Gazzeli kardeşlerimize can suyu olacağız.

UCUZ KİRA SÜRECİNİ BİZ BAŞLATACAĞIZ

Devlet sosyal konutları kendisi kiraya vererek. Ucuz kiralama sürecini biz başlatacağız. Yüzyılın konut projesi adını verdiğimiz bu çalışmayla 81 ilimizde toplam 500 bin sosyal konut inşa edeceğiz. Bundan böyle kira konusunda işin planlamasını devlet yapacak. Projemizde şehit yakını ve gazilerimize, emeklilerimize ve üç çocuğu olan ailelerimize engelli vatandaşlarımıza özel kontenjanlar ayıracağız

Türkiye’de ilk kez kiralık konut uygulamasını TOKİ’nin vasıtasıyla hayata geçireceğiz. Sosyal konutların bir kısmını vatandaşlarımıza uygun şartlarla kiralayacak bilhassa dar gelirli ailelerimize rahat bir nefes aldıracağız.

Konut projemiz sadece sosyal politikalar da değil enflasyonla mücadelede de elimizi güçlendirecek tek haneli enflasyon hedefine ulaşmamız katkı sunacaktır. Ekim ayının sonunda milletimizle paylaşacağız. Hükümetimizin üretimi yatırımı istihdamı merkeze alan büyüme politikasında hiç bir değişiklik söz konusu değildir.

GÖREVİMİZ SORUNLARA ÇÖZÜM BULMAK

Hükümet ve siyaset kurumu olarak görevimiz sorunlara çözüm bulmak. 23 yıldır bunu yaptık. Bundan sonra da çözüm üreten biz olacağız.

2025’in ilk yarısında yıllık büyümemiz yüzde 3,6 olarak gerçekleşti. Millî gelirimiz, yıllıklandırılmış bazda 1,5 trilyon dolara yaklaştı. Nereden nereye... Durmak yok, yola devam!

Üretim cephesinde, zirai dona bağlı olarak daralan tarım sektörü hariç tüm sektörlerde katma değer artışı oldu. İmalat sanayimiz, son 12 çeyreğin en yüksek performansını sergiledi.

İşsizlik oranımız 28 aydır tek haneli seviyelerde. Bütün bunları umut verici rakamlar olarak görüyoruz. Ama bu süreçte reel sektörümüzün talep ve beklentilerine de kulaklarımızı asla tıkamıyoruz.

Şunu açıkça ifade etmek isterim ki yaşanan her türlü sıkıntının, her türlü ihtiyacın, karşılaşılan her türlü zorluğun farkındayız. Ekonomik istikrar programımıza halel getirmeden bu talepleri karşılamaya büyük önem veriyoruz.
Hükûmet ve siyaset kurumu olarak bizim asli görevimiz, sorunlara çözüm bulmaktır. 23 yıldır hep bunu yaptık. Bundan sonra da çözüm üreten biz olacağız. Bu süreçte sizden gelen bilgilerin ve sizin yapacağınız bilgilendirmelerin son derece mühim olduğunu tekrar hatırlatmak istiyorum.

CHP SİYASİ PARTİ KİMLİĞİNİ KAYBEDİYOR

Aziz kardeşlerim, İktidar olarak karşımızda sadece küresel ve bölgesel sınamalar yok. Bunlarla birlikte Türk ekonomisine çelme takmaya adeta ahdetmiş bir ana muhalefet partisi de var.

Yolsuzluk operasyonları başlayınca, Beytülmale çöreklenmiş yankesicileri yargıdan kurtarmak için “boykot” diye bir şey uydurdular. Kendilerine destek vermeyen hangi marka, kurum, şirket, basın-yayın kuruluşu varsa hepsini bu boykot torbasının içine doldurdular. Mitinglerinde bu markaları yuhalatmaktan, hedef göstermeye kadar akıl ve vicdanla bağdaşmayan her şeyi yaptılar. Fakat ne yaptılarsa muvaffak olamadılar. Ülkemiz genelindeki boykot çağrıları, diğer bütün işleri gibi, yine ellerinde patladı.

SUÇ ÖRGÜTLERİNE BENZEMEYE BAŞLADILAR

Milletimiz, bunların önünü arkasını düşünmeden yaptıkları “ekonomiyi durdurma” çağrılarına prim vermedi. Şimdi anlaşılıyor ki boykottan amaçları, millî markaları tehdit edip haraca bağlamakmış. Suç örgütleriyle haşır neşir ola ola iyice onlara benzemeye başladılar.

Milletimiz artık bunların siyasi parti mi, mafya mı olduğunu karıştırır oldu. Öyle ya, önüne geleni tehdit eden bir siyasi parti olur mu? Kendisine destek vermeyen herkesi tetikçilerine linç ettiren bir siyasi parti olur mu?

Sayın Özel’in yönetiminde CHP, siyasi parti kimliğini giderek kaybediyor. Daha önce de söyledim: CHP yönetilmiyor. Dümeni kilitlenmiş gemi misali oraya buraya savruluyor.

Kaptanın ise ne gemi umurunda, ne yolcular. O, boş işlerle, boş gündemlerle günü kurtarmanın derdinde. Rakibimiz de olsa biz, kimsenin böyle bir duruma düşmesini istemeyiz. Tam tersine biz, rakiplerimizin kalite ve kalibremize uygun olmasını isteriz. Temennimiz, CHP’nin yaşadığı bu kimlik bunalımını bir an önce aşmasıdır. Değerli kardeşlerim, kimlik bunalımının yansımalarını sadece ekonomi politikalarında değil, dış politikalarında da görüyoruz. Yurt dışına gidince, yabancılara kendi ülkelerini şikâyet etme alışkanlığını bir türlü bırakamadılar.

Gündem Haberleri