Yapay zekâ teknolojilerinin yükselişi, iş dünyasında ezber bozan bir dönüşümü tetikliyor. Uluslararası Sanayici İş Kadınları Derneği (USİKAD) Danışma Kurulu Üyesi ve teknoloji-iletişim uzmanı Ecehan Ersöz, ekonomilerin artık kas gücüyle değil; insan ve yapay zekânın entegrasyonuyla büyüdüğüne dikkat çekiyor.
Ersöz, Endüstri 5.0 ile birlikte sadece teknolojiye hâkim olanların değil; insanla teknoloji arasında denge kurabilenlerin rekabet avantajı elde edeceğini vurguluyor:
“Yapay zekâ yalnızca üretim, finans ve pazarlama süreçlerini değil, aynı zamanda iş gücünün tanımını da dönüştürüyor. Geleceğin şirketleri, sadece algoritmalarla çalışan yapılar değil; insan değerlerini teknolojinin hızına entegre eden yapılar olacak.”
GELECEĞİ KİM ŞEKİLLENDİRECEK?
Ersöz’e göre, bu dönüşümün merkezinde insanın dışlandığı değil, yeniden tanımlandığı bir yapı var. “Yapay zekâyı bir devrim olarak değil, insan odaklı bir gelişim süreci olarak görmeliyiz,” diyor.
Gelecek; yapay zekânın öğrenme, muhakeme ve anlamlandırma gibi insan benzeri yeteneklerinin, insan sezgisi ve değerleriyle buluştuğu bir noktada inşa edilecek.
İŞ DÜNYASINDA YENİ ROLLER, YENİ BECERİLER
Yapay zekâ destekli otomasyon, birçok işin doğasını değiştirirken yeni meslek alanlarının da önünü açıyor. Ecehan Ersöz, bu dönüşüme dair çarpıcı rakamlar paylaştı. Buna göre 2025–2030 döneminde 170 milyon yeni iş alanı ortaya çıkacak. Aynı süreçte 92 milyon iş ortadan kalkacak. Bu değişim, iş gücünde yüzde 7 net büyüme sağlayacak. Mevcut becerilerin yüzde 39’u, Türkiye’de ise yüzde 44’ü dönüşüme uğrayacak. Yükselişe geçecek alanlar arasında büyük veri, fintech, yapay zekâ mühendisliği, robotik ve makine öğrenimi öne çıkıyor. Ersöz, gençlerin bu alanlara yönelmesini stratejik bir tercih olarak değerlendiriyor.
ÖĞRENCİ MERKEZLİ, TEKNOLOJİ DESTEKLİ BİR MODEL
Geleneksel eğitim sisteminin değişen dünyaya yanıt veremediğini söyleyen Ersöz, yapay zekâ odaklı Eğitim 5.0 yaklaşımının benimsenmesini öneriyor. Bu yeni model, bireyselleştirilmiş öğrenmeyi ön plana çıkarıyor. Yapay zekâ, artırılmış gerçeklik, oyunlaştırma ve sanal gerçeklik gibi araçlarla öğrencilerin sadece akademik değil; duygusal ve sosyal becerilerinin de geliştirilmesi hedefleniyor.
Milli Eğitim Bakanlığı öncülüğünde düzenlenen TETZ 2025 Zirvesi gibi organizasyonların vizyoner dönüşüm açısından büyük önem taşıdığını vurgulayan Ersöz, “Eğitim artık sadece bilgi değil; problem çözme, empati ve yaratıcılık gibi insani beceriler üzerine inşa edilmeli,” diyor.
GENÇLERE MESLEK SEÇİMİNDE UYARILAR
Üniversite tercih dönemine girilirken, öğrenciler için en kritik sorulardan biri de “geleceğin meslekleri” oluyor. Ersöz, meslek seçiminde iki temel kritere işaret ediyor:
Alanların geleceği ve bireysel uygunluk. Yapay zekâ sadece yazılım ve mühendislik değil; tıptan hukuka, psikolojiden lojistiğe kadar birçok alanda etkili olacak. Bu nedenle her öğrencinin teknoloji üreticisi olması gerekmediğini belirten Ersöz, önemli olanın bu teknolojiyi doğru anlamak, kendi alanına entegre edebilmek olduğunu vurguluyor.