Hükümetin 2026-2028 dönemini kapsayan Orta Vadeli Programına göre, atıl işgücünün kalıcı şekilde azaltılması hedefleniyor. Program kapsamında erken yaşlardan itibaren üretim kültürü kazandırarak gençleri çalışma hayatına hazırlayan ve işgücüne katılımı teşvik eden projeler hayata geçirilecek.
SOSYAL YARDIMLA AKTİF İŞGÜCÜNÜ DESTEKLEME
Potansiyel işgücündeki kişiler, iş ve meslek danışmanlığı hizmetleri ile aktif işgücü programlarına dahil edilecek. Profil bazlı yönlendirme ve beceri geliştirme imkanlarıyla işgücüne katılımları artırılacak.
Bunun yanında sosyal yardım sistemiyle aktif ve pasif işgücü programları arasında bağlantı güçlendirilecek. Sosyal yardım alanların istihdam edilebilirliği sağlanacak ve işgücüne katılımı teşvik edilecek. Mevcut vasıflarına uygun iş bulamayanlar için yeniden beceri kazandırma programları yaygınlaştırılacak ve katılımcıların kalıcı istihdama geçişi desteklenecek. Ebeveyn izni ve bakım sorumlulukları da daha dengeli paylaşılacak şekilde yeniden düzenlenecek.
EV GENÇLERİNİN ORANI YÜZDE 33
Türkiye’de “ev genci” olarak adlandırılan, ne eğitimde ne çalışmada ne de iş arayan 18-24 yaş aralığındaki gençlerin oranı son dönemde yükseldi. OECD ülkeleri ortalamasında bu oran yüzde 14,1 iken, Türkiye’de her üç gençten biri evde oturuyor; yani oran %31,3.
TARİHİ REKOR SEVİYEDE ATIL İŞGÜCÜ
Türkiye İstatistik Kurumu’nun Temmuz ayı verilerine göre işsizlik oranı %8 seviyesinde gerçekleşti. İşsizlik oranındaki düşüşe rağmen, geniş tanımlı işsizlik olarak adlandırılan atıl işgücü tarihi zirvede. Zamana bağlı eksik istihdam, potansiyel işgücü ve işsizlerden oluşan atıl işgücü oranı Temmuz ayında yüzde 29,6’ya geriledi; Haziran’da ise yüzde 32,7 seviyesindeydi.
ATIL İŞGÜCÜ NEDİR?
Atıl işgücü, “geniş tanımlı işgücü” içinde yer alıyor ancak resmi işsizlik oranına yansımıyor. Üç ana gruptan oluşuyor:
- İş aramayan ancak çalışmaya hazır olanlar
- Mevsimlik çalışanlar
- Eksik istihdamdakiler (part-time çalışmak zorunda kalanlar ama tam zamanlı iş isteyenler)