Beyaz Saray, Mısır'ın Şarm Eş-Şeyh kentinde gerçekleştirilen ve Gazze'deki savaşı kalıcı olarak sona erdirmeyi hedefleyen Barış Zirvesi'nin ardından, zirvede imzalanan Barış Deklarasyonu'nun tam metnini yayımladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ve Katar Emiri Şeyh Tamim bin Hamad Al Thani'nin garantör olarak imzaladığı metin, "Kalıcı Barış ve Refah İçin Trump Deklarasyonu" başlığını taşıyor.
KALICI BARIŞ VE İŞ BİRLİĞİ VURGUSU
Metinde, tüm tarafların "Trump Barış Anlaşması"na yönelik taahhüdünden ve anlaşmanın hayata geçirilmesinden duyulan memnuniyet aktarıldı. Yayımlanan Deklarasyonda yer alan kritik maddeler şunlar:
BAŞKAN TRUMP'IN ÇABALARINI DESTEKLİYORUZ
"Başkan Trump'ın Gazze'deki savaşı sonlandırmaya ve Orta Doğu'ya kalıcı barış getirmeye yönelik samimi çabalarını destekliyor ve bu çabaların arkasında duruyoruz. Bu anlaşmayı, Filistinliler ve İsrailliler dahil olmak üzere, bölgedeki tüm halklar için barış, güvenlik, istikrar ve fırsat sağlayacak şekilde birlikte uygulayacağız.
HERKES İÇİN BARIŞ VE GÜVENLİK
Kalıcı barışın hem Filistinlilerin hem de İsraillilerin refah içinde yaşayabileceği, herkesin temel insan haklarının korunduğu, güvenliklerinin garanti altına alındığı, onurlarının muhafaza edildiği bir sulh olacağı anlayışındayız. Anlamlı bir ilerlemenin ancak iş birliği ve devam eden diyalog yoluyla sağlanabileceğini ve uluslar ve halklar arasındaki bağların güçlendirilmesinin bölgesel ve küresel barış ile istikrarın kalıcı çıkarlarına hizmet ettiğini vurguluyoruz.
KUTSAL BAĞLARA SAYGI VE KORUMA
Bu bölgenin, aralarında Hristiyanlık, İslamiyet ve Yahudilik'in de bulunduğu, kökleri bu topraklarda iç içe geçmiş inanç toplulukları için taşıdığı tarihi ve manevi öneminin farkındayız. Bu kutsal bağlara saygı gösterilmesi ve kültürel miras alanlarının korunması, barış içinde bir arada yaşama taahhüdümüzün temel önceliği olmaya devam edecektir.
AŞIRILIK VE RADİKALİZMLE MÜCADELE KARARLILIĞI
Her türlü aşırılıkçılık ve radikalleşmeyi ortadan kaldırma kararlılığında birleşiyoruz. Şiddet ve ırkçılığın normalleştiği veya radikal ideolojilerin sivil yaşamın dokusunu tehdit ettiği hiçbir toplum gelişemez. Aşırılıkçılığı besleyen şartları ortadan kaldırmaya ve kalıcı barışın temelleri olarak eğitim, fırsat eşitliği ve karşılıklı saygıyı teşvik etmeye kararlıyız.
ANLAŞMAZLIKLAR DİPLOMASİYLE ÇÖZÜLECEK
Bu vesileyle, gelecekteki anlaşmazlıkların güç kullanımı veya uzun süreli çatışmalar yoluyla değil, diplomatik temaslar ve müzakere aracılığıyla çözülmesi yönünde taahhütte bulunuyoruz. Orta Doğu'nun, sürekli savaşlar, tıkanmış müzakereler ya da başarılı şekilde müzakere edilmiş ancak parçalı, eksik veya seçici biçimde uygulanan anlaşmalar şeklinde cereyan eden döngüyü daha fazla kaldıramayacağının bilincindeyiz. Son iki yılda tanık olunan trajediler, gelecek nesillerin geçmişin başarısızlıklarından daha iyisini hak ettiğine dair acil bir uyarı işlevi görmelidir."
TÜRKİYE BÖLÜMÜNÜN DETAYLARI
Deklarasyonun son bölümünde bölgenin geleceğine yönelik vizyon ortaya konuldu:
"Bu bölgenin, ırk, din veya etnik köken ayrımı gözetmeksizin, herkesin barış, güvenlik ve ekonomik refah içinde hayallerini gerçekleştirebileceği bir bölge olması için hoşgörü, insan onuru ve fırsat eşitliğinin güvence altına alınmasını hedefliyoruz Karşılıklı saygı ve ortak ilkelere dayanan, bölgede barış, güvenlik ve ortak refahın sağlanmasına yönelik kapsamlı bir vizyon peşindeyiz.
Bu anlayışla, Gazze Şeridi'nde kapsamlı ve kalıcı barış sağlanmasına yönelik düzenlemelerde kaydedilen ilerlemeyi, ayrıca İsrail ile bölgedeki komşuları arasındaki dostane ve karşılıklı faydaya dayalı ilişkileri memnuniyetle karşılıyoruz. Bu mirası uygulamak ve sürdürmek için ortaklaşa çalışmayı, gelecek nesillerin barış içinde birlikte yaşayabileceği kurumsal temeller oluşturmayı taahhüt ediyoruz. Kendimizi, kalıcı bir barışın geleceğine adamış bulunuyoruz."
4 ÜLKE İMZALAMIŞTI
Söz konusu "Kalıcı Barış ve Refah İçin Trump Deklarasyonu"nu, Mısır'da Gazze'deki ateşkesin korunması ve barış amacıyla düzenlenen zirve kapsamında Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ve Katar Emiri Şeyh Tamim bin Hamad Al Thani imzalamıştı.